İCRA VE İFLÂS KANUNU > 4 - Haciz Yoliyle Takip > - II. HACİZ > - İstihkak iddiasına itiraz : > - A - Borçlunun zilyedliği: > Madde 97 - 2- Üçüncü şahsın istihkak iddiası
Takip borçlusunun iflas etmiş olması ve iflas kararının kesinleşmiş olması halinde İİK.nun 193/II maddesine göre haczin düşeceği ve davanın konusu kalmamış olacağından mahkemece "davanın konusu kalmadığından, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi ve yargılama giderlerinin davanın açılmasına neden olan tarafa yüklenmesi gerekeceği-
3. kişinin açtığı istihkak davasında, "şikayet" istemi sonucunda eldeki davanın konusu olan mallar üzerindeki haciz işlemi iptal edilebileceği, görülmekte olan istihkak davası da konusuz kalacağı için mahkemece "şikayet" isteminin sonucunun bekletici sorun yapılması gerekeceği-
Dava konusu haczin ilk oturumdan önce kaldırılması halinde yarı oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği, ancak dava değeri dikkate alınarak Avukatlık Ücret Tarifesinin 12. maddesi gereğince davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilebileceği-
Takip hukukuna dayalı istihkak davalarında dava değerini, takip konusu alacak miktarı ile temyiz konusu olan hacizli mal değerinden hangisi az ise o değerin oluşturduğu-
İstihkak davası sonucunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde “haczin kaldırılması” şeklinde hüküm kurulması gerekirken “mülkiyetin …….’ya ait olduğunu tesbitine” yönelik karar verilemeyeceği-
İstihkak davalarının İİK'nun 97/11. maddesi uyarınca genel hükümler dahilinde basit yargılama usulüne tabi olduğu-
HUMK zamanında açılan davalarda davacı sıfatının kazanılması ile birlikte davayı iki kez müracaata bırakabilme konusunda usulü kazanılmış bir hakkın da doğduğu, böylece müracaata bırakma süresini kısıtlayan yeni düzenlemenin geriye uygulanamayacağı-
'Takip konusu alacak miktarı' ile 'haczedilen malın kıymeti'nden az olanının, istihkak davalarında davanın değerini oluşturduğu kabul edildiğinden, o değer üzerinden avukatlık ücreti ve tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
İİK.’nun 97/XIII maddesi uyarınca alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için, davacı üçüncü kişinin teminat yatırması halinde mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmiş olması ve bu kararın uygulanmış olması gerekeceği; icra mahkemesince takibin ertelenmesine karar verilmiş olmasına rağmen üçüncü kişiden teminat alınması kararlaştırılmamış veya karar altına alınmış olsa bile bu teminat üçüncü kişi tarafından yatırılmamışsa, bu durumda takibe devam edileceğinden, istihkak davası yüzünden alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemeyeceğinden alacaklı lehine tazminata hükmedilemeyeceği-