İCRA VE İFLÂS KANUNU > 4 - Haciz Yoliyle Takip > - II. HACİZ > - İstihkak iddiasına itiraz : > - A - Borçlunun zilyedliği: > Madde 97 - 2- Üçüncü şahsın istihkak iddiası
İİK.’nun 97/XIII maddesi uyarınca alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için, davacı üçüncü kişinin teminat yatırması halinde mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmiş olması ve bu kararın uygulanmış olması gerekeceği; icra mahkemesince takibin ertelenmesine karar verilmiş olmasına rağmen üçüncü kişiden teminat alınması kararlaştırılmamış veya karar altına alınmış olsa bile bu teminat üçüncü kişi tarafından yatırılmamışsa, bu durumda takibe devam edileceğinden, istihkak davası yüzünden alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemeyeceğinden alacaklı lehine tazminata hükmedilemeyeceği-
Takip konusu haczin -alacaklı tarafından ya da icra mahkemesince- kaldırılmış olması halinde, istihkak davasının konusuz kalacağı ve bu durumda icra mahkemesince ‘konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına’ şeklinde karar verilmesi ve davaya sebebiyet vermeyen davalı tarafın yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekeceği-
Alacaklı vekilinin 3 gün içinde istihkak iddiasına itirazda bulunmaması halinde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılacağından bu durumda icra müdürlüğünce dava konusu hacizli mallar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verileceğinden üçüncü kişinin istihkak davası açmakta hukuki yararının bulunmayacağı, açılmış olan davada da alacaklının davalı olarak gösterilmesine gerek bulunmayacağı-
Takip konusu borcun -kısmen veya tamamen- davacı üçüncü kişi tarafından haciz ve muhafaza tehdidi altında ödenmiş olduğunun anlaşılması halinde, istihkak davasının bedele dönüşmüş olacağı ve mahkemece üçüncü kişinin istihkak davasının haklı bulması halinde "istihkak davasının kabulüne ve haczin kaldırılmasına" değil, "istihkak davasının kabulüne ve davacının alacaklıya ödemiş olduğu bedelin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı alacaklıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine" şeklinde karar verilmesi gerekeceği-
Taşınır mallara ilişkin istihkak davalarında yetkili mahkemenin HUMK.’nun 9. ve 512. maddelerinde belirtilmiş olduğu (Hacizden doğan taşınır mala ilişkin istihkak davası; haciz, icra takibinin yapıldığı yerde konulmuş ise icra takibinin yapıldığı yerde, haciz takip icra dairesinin talimatı üzerine başka bir icra dairesince konulmuş ise hacizli malın bulunduğu yerde, yasada ayrıca öngörülmüş olmadıkça davalının ikametgahının bulunduğu yerde, haczi uygulayan talimat icra dairesinin bulunduğu yer ile hacizli malın bulunduğu yer ve takip yeri ayrı ise hacizli malın bulunduğu yer icra mahkemesinde açılabileceği)-
İstihkak davası sırasında borcun haricen ödendiğinin anlaşılması halinde, istihkak davası konusuz kalmış olacağından, mahkemece “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, maktu karar ve ilam harcı ile yargılama giderleri ve nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesine” şeklinde karar verilmesi gerekeceği-