Alacaklının “icra takibinden vazgeçmesi”, “koyduğu haczi kaldırması”, “süresi içinde satış istemeyerek haczin düşmesine neden olması”, “borçlu hakkında verilen iflas kararının kesinleşmesi nedeniyle haczin düşmesi”, “takip konusu borcun ödenmesi” hallerinde, istihkak davasının konusu kalmayacağından, mahkemece konusu kalmayan “dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ve “davanın açılmasına neden olan taraftan yargılama giderlerinin alınmasına” karar verilmesi gerekeceği-
Vergi dairesi müdürlüklerinin taraf olduğu istihkak davalarının genel mahkemelerde (asliye/sulh hukuk mahkemelerinde) görüleceği-
İİK’nun 97/XV. maddesi uyarınca, istihkak davasının kabulü halinde davacı yararına tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının kötüniyetinin gerçekleşmiş olması gerekeceği; alacaklının istihkak iddiasına karşı çıkmış olmasının onun kötüniyetli olduğunu göstermeyeceği-
Takip konusu çekin iptali hakkında açılmış olan davanın sonucunun istihkak davasında bekletici mesele yapılması gerekeceği-
Davanın açılmasına sebebiyet verilen tarafın vekalet ücretinden sorumlu tutulacağını-
Alacaklı vekilinin 3 gün içinde istihkak iddiasına itirazda bulunmaması halinde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılacağından bu durumda icra müdürlüğünce dava konusu hacizli mallar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verileceğinden üçüncü kişinin istihkak davası açmakta hukuki yararının bulunmayacağı, açılmış olan davada da alacaklının davalı olarak gösterilmesine gerek bulunmayacağı-
İpotek kapsamındaki taşınırlar hakkında istihkak davası açılabileceği-
Şirket ortağının kişisel borcu nedeniyle, doğrudan sermaye şirketinin mal varlığına haciz konulamayacağı-