Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, bankacılık konusunda uzman bilirkişi yerine avukat bilirkişiden rapor alınmış olmasının usule uygun olmadığı-
Acenteye müvekkili namına husumet yöneltilmesi ancak aracılık ettiği işlerle ve 6102 sayılı TTK'nın 103. maddesinde belirtilen hallerle sınırlı olup, somut olayda davalının dava konusu taşıma işinde acente sıfatıyla aracılık yapmadığına yönelik savunması üzerinde durulmaksızın davalı tarafça yapılan yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı, bu durumda, mahkemece davalının söz konusu taşıma işinde davalı şirket acentesi sıfatıyla aracılık faaliyeti yapıp yapmadığı konusunda taraf delilleri toplanarak, husumet yöneltilen şirketin davalı şirketin acentesi olmadığının saptanması halinde davalı şirkete tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkilinin sağlanması gerekeceği-
İlk Derece Mahkemesi’nce ihale dosyası getirtilip davalıya ihale edilen işin fiilen işin kim tarafından yapıldığı davalının taşeronunun belli olup olmadığı, dava konusu imalatın davacı tarafından yapıldığına dair bir bilgi bulunup bulunmadığı idareden sorularak, taraf ticari defterleri üzerinde dava konusu uyuşmazlıkla (faturalar, ödemeler vs.) ilgili konusunda uzman bir bilirkişi ya da bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılıp özellikle davalı vekilinin mahkemeye sunduğu .......... havale tarihli dilekçelerinde bahsi geçen mahsuplaşma ve davacıyla olan ticari ilişkileri konusundaki savunmalarının ve ayrıca dava dışı üçüncü kişinin ticari defterlerde ne şekilde kayıtlı olduğu tespit ettirilerek alınacak rapor çerçevesinde ve dosyaya dahil olan tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalının vergi denetmeni huzurunda imzası ile onayladığı ikrarının kendisini bağlayacağı, buna göre tarafların faturada belirtilen bedeller konusunda anlaştıkları, resmi devir esnasında taşınmazlar kaba inşaat halinde olduğundan değerlerinin buna göre belirlenerek belirlenen kaba inşaat fiyatından ödeme yapıldığı, taşınmazların ince işlerinin davacı tarafça tamamlanarak teslim edildiği, taşınmaz bedelinden kalan miktarın ödenmediği ispatlanmış olduğundan fatura bedellerinden davalının ödeme miktarı düşülerek kalan ............ TL alacak yönünden takipte davacı haklı olduğundan bu miktar üzerinden davanın kabulü gerekeceği-
Vasıflı ikrarda kanıtlama yükümlülüğünün ikrar eden tarafta değil, vakıayı ileri süren tarafta olduğu gözetildiğinde somut olayda ispat yükü davacıda olup davacının mevcut bir borcun ödenmesinin aracı olan havale yoluyla yapmış olduğu ödemelerin avans niteliğinde olup iadesi gerektiğini ispat etmesi gerekeceği-
Mahkemece davacının dayanağı kredi sözleşmesi tümüyle dosyaya kazandırılmadan bilirkişi tarafından yerinde inceleme suretiyle oluşan sonuca göre karar verilmiş olup bilirkişi raporundan sözleşmenin bütünüyle incelenip incelenmediği anlaşılamadığından, mahkeme tarafından bilirkişi raporu bu kapsamda değerlendirilmeden hükme varılmasının doğru olmadığı-
Bozma nedenlerinin kamu düzenine ilişkin ve dolayısıyla hâkimin kendiliğinden göz önünde bulundurması gereken sebeplerden olmaması hâlinde taraflar veya vekilleri bozma kararına direnilmesini istememişlerse artık mahkemece önceki kararda direnilemeyeceği, bozma kararına uyulması gerekli olduğu-
Trafik kazası sonucu sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik bedelinin davalı sigorta şirketinden rücuan tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptalinin talep edildiği uyuşmazlıkta, dava 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkıp ticari dava niteliğinde olmadığından, 5510 sayılı Kanunun 101 inci maddesi gereği iş mahkemelerinin görevli olduğu, 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi uyarınca arabuluculuğa başvuru şartı aranmaksızın sonuçlandırılması gerektiği-
Davalılar, dava dışı kollektif şirketinin tasfiyesini müteakip teminat mektubunun davacı banka bünyesinde bulunan şirkete teslim edildiğini savunduklarından, dava konusu teminat mektubunun iade edilip edilmediği, edildi ise davalıların savunmasında belirtildiği gibi iade edilen tarihe kadar olan komisyon masrafı hesap edilmek suretiyle inceleme yaptırılması hususunda banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davalarında, ortada geçerli bir icra takibinin bulunmasına ilişkin dava şartının tamamlanabilir nitelikte olmadığı- Alacaklı tarafından, dava konusu icra takibinden sonra girişilen icra takibi sırasında, ipotekli taşınmazın satılarak paraya çevrildiği ve fakat elde olunan hasılanın borcu ödemeye yetmediği için rehin açığı belgesi düzenlendiği anlaşılmaktaysa da, genel haciz yoluyla icra takibinden ve itirazın iptali davasından sonra düzenlenen rehin açığı belgesinin, rehin tutarının altında kalan alacağın tamamı için girişilen bu davaya konu icra takibine geçerlilik kazandırmayacağı ve açılan itirazın iptali davası açısından dava şartının tamamlanması gibi bir etkisinin bulunmasının söz konusu olmadığı- "Davacı, vekilinin yargılama sırasında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde bulunması ve kesin rehin açığı belgesi ibraz etmesi ile hüküm esnasında noksanlık giderildiğinden, artık davanın usulden reddedilemeyeceğine" dair karşı oyun benimsenmediği-