Davalının gemi acenteliği yetki belgesi olup olmadığının, örtülü donatan sıfatına haiz olup olmadığının tespiti ile davalının ödenmeyen işçi alacaklarından sorumluluğu araştırılarak inceleme yapılması gerektiği-
İcra takip konusu faturaların "kapalı fatura" olduğu gerekçesiyle itirazın iptali davası reddedilmişse de, faturaların kapalı fatura olmadığı, "açık fatura" şeklinde düzenlendiği görüldüğünden, mahkemece takip tarihi itibarıyla taraf belge ve kayıtları üzerinde de inceleme yaptırılmak suretiyle varsa davacı alacağı ve buna ilişkin belgelendirilmiş davalı ödemeleri nazara alınarak rapor alınarak karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, davacının gider avansı yatırıldığına ilişkin ileri sürdüğü husus hakkında araştırma ve değerlendirme yapılarak oluşacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekeceği-
Alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan edimin yerine getirilmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin davada, davacı, tacir olmadığı gibi eldeki dava da Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığından, davaya bakmaya Ticaret Mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu-
Davalı tarafa ticari defterlerini sunması hususunda HMK. mad. 222 uyarınca ara karar kurulmadan, davalı tarafa usulüne uygun ihtar yapılmadan ve bu deliller de henüz incelenmeden sırası gelmeyen yemin deliline dayanılarak yemin teklifi hakkının kullandırılmasının ve yemininin sonucuna göre karar verilmesinin hatalı olduğu- Davacı şirket ile davalı şirket yetkilisi arasındaki yazışmaların HMK. mad. 199. maddesi uyarınca yazılı belge kapsamında değerlendirilmesi ve tüm bu delillerin tartışılıp irdelenmesi gerekirken henüz incelenme sırası gelmeyen yemin teklifi hakkı kullandırılarak karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davanın açıldığı tarih itibariyle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisinin olduğu, davacının tacir olmadığı ve davanın, mutlak ticari davalardan olmadığı, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi gerektiği-
Davacı banka ile davalı arasında imzalanan tüketici kredi sözleşmesi gereğince kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle kredi borcunun tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Kasko bedelinden kaynaklı alacak likit nitelikte olmadığı-
05.09.2009 tarihli hisse devri protokolüne dayalı olarak başlatılan icra takibine itirazın iptal istemine ilişkin davada; mahkemece, davalının davaya cevap vermediği, davacıya ödeme yaptığına dair herhangi bir delil de sunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, ancak, dosya kapsamında bulunan belgelere göre davalının, davacı tarafından gönderilen 06.01.2010 tarihli ihtarnamesine 12.01.2010 tarihli ihtarname ile cevap vererek protokolün 4. maddesi gereği yerine getirildiği takdirde hisse devrinin yapılacağını bildirdiğinin, yine dosyaya 21.03.2016 tarihli bir dilekçe sunarak davacının protokol gereği üstlendiği edimleri yerine getirmediğini savunduğunun anlaşıldığı, bu durumda mahkemece davalının savunması üzerinde de durularak değerlendirme yapılması gerekeceği-
Kasko niteliğindeki alacağının likit olmadığı-