Taraflar arasında imzalanmış olan oto alım satım komisyon mukavelesi başlıklı ve her iki tarafında kabulünde olan sözleşmenin özel şartlar başlıklı kısmında yazılı olan " traktörün bedeli Y.K. adına esnaf kefaletteki borç ödeme şartıyla alınmıştır." cümlesinin açık ve net olup davalının ödemenin kredi borcunun kapatılması suretiyle yapılacağı yönündeki savunmalarını doğrular mahiyette olduğu, o halde mahkemece bu doğrultuda değerlendirme yapılarak taraf delilleri de bu yönde incelenmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalıya gönderdiği faturalı mallar karşılığında 30.07.2007 ve 30.10.2007 keşide tarihli ayrı ayrı 2.700,00 TL, birleşen dosyada ise 23.04.2007 tarihli 3.000,00 TL bedelli çekleri verdiğini, bu çeklerin bankaya ibrazında karşılıksız çıktığını, borç ödenecek diye beklerken çeklerin zamanaşımına uğradığını, başlattığı icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, % 40'dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına-
Mahkemece davaya konu faturanın kapalı fatura olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de söz konusu faturayı düzenleyen davacı alacaklının imzasının faturanın üst kısmında bulunmuş olması, alt kısmındaki imzanın ise davalıya ait olması nedeniyle düzenlenen faturanın kapalı fatura olmadığının, açık fatura olduğunun anlaşıldığı, mahkemece faturanın açık fatura olduğu hususu gözden kaçırılarak yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, icra takip tarihi itibariyle alacağın hesaplanabilmesi için hesap kat tarihinde davacı bankanın talep edebileceği asıl alacak miktarları belirlenerek hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar olan dönem içerisindeki akdi faiz toplamının da asıl alacağa kapitalize edilebileceği göz önüne alınarak temerrüt tarihi itibariyle davacı bankanın asıl alacağının tespit edilerek varılacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerektiği-
Davanın, iş yeri (dükkan) satışından kaynaklanmakta olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nun 4. maddesi kapsamında ticari dava niteliğinde olduğu, bu sebeple TTK.’nun 4. ve 5. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesi görevli olup, mahkemece işin esasına girerek karar vermek gerekeceği-
Yetkili icra dairesinde takip yapılmasının itirazın iptali davasında dava şartlarından biri olduğu, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edildiği durumlarda mahkemece İİK.nun 50.maddesi gözetilerek öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalının, mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde zamanaşımı definde bulunduğu, zamanaşımı def’i, bir hakkın ileri sürülebilmesine engel olgulardan olduğu, bu nedenle öncelikle ve hadise hükümleri uyarınca çözümlenmesi gerektiği-
Davacı ile davalı arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi ve ekleri olan şartnamelerin hükümleri incelendiğinde, davacı Rektörlüğün çalıştırılacak işçiler ile ilgili işe başlama, çalışma koşulları, denetleme, mali haklarının ödenmesi ile ilgili denetim ve kontrolü tamamen elinde bulundurduğu, işçilerin iş akitlerinden doğacak dava konusu alacaklardan hangi tarafın ne oranda sorumlu olduğu hususunda bir düzenlemenin bulunmadığı, tacir olan davalının çalıştırdıkları işçilerin fiili işçilik dışında sair tazminat haklarından sorumlu olacaklarını bilebilecek durumda oldukları, davacının da asıl işveren durumunu muhafaza etmesi nazara alındığında doğan zararlardan tarafların yarı yarıya sorumlu olduğunun kabulü gerektiği-
Davaya konu fatura bedellerinin iadesi istemiyle belediye tarafından dava açıldığı ve davanın halen derdest olduğu, davalı tarafın bu dosyasının bekletici mesele yapılmasını talep etmesine rağmen mahkemece, bu konuda karar verilmediği, davalar arasında bağlantının bulunduğu bu durumda davaların birleştirilerek ve birlikte görülmesi veya bekletici mesele yapılarak hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerektiği- Davacı şirkete ait ticari defterler ile belediye kayıtları karşılaştırılmak suretiyle gerekli incelemenin yapılmadığı, davacı şirketin ticari defterleri ile belediye kayıtları üzerinde uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği-
Alacak likit ve belirlenebilir mahiyette olup, İİK.'nun 67. maddesi uyarınca hüküm altına alınan alacak miktarı üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekeceği-