HMK'nın 297.maddesinde hükmün kapsamı açıkça yazılmış olup, mahkemece gerekçeli kararda söz konusu madde hükmünde belirtilen hususların hiçbirine riayet edilmeksizin gerekçesiz şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiş olduğu-
Davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan ancak davalı tarafından davacı yana kesilen faturalardaki katılım bedeli, hizmet bedeline ilişkin edimlerin yerine getirildiğinin davalı tarafından dayanak belgelerle ispatı gerekmekte olup, bilirkişinin salt davalının ticari defter ve kayıtlarını esas alarak 'davalı tarafından davacıdan hizmet bedeli, katılım bedelinin talep edilebileceği' yönündeki görüşünün doğru olmadığı- Mahkemece tüm bu hususlar değerlendirilerek yeni bir bilirkişiden rapor alınması gerekmekte olup, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği-
"Bir usul işlemi ile taraflardan biri yararına doğmuş ve uyulması zorunlu olan hak" olarak tanımlanan usuli müktesep hakkının çeşitlerinden birisinin de, hükmün taraflardan birinin temyizi ile gerçekleşeceği olduğu- Bu nedenle taraflardan birinin temyizi üzerine kararın bozulması ve mahkemece bu bozma kararına uyulması durumunda, artık o tarafın aleyhine hüküm verilemeyeceği-
İtirazın iptali davasında ıslahla ödeme emrinde yazılı miktarı artırmanın mümkün olmadığı- Davacı kefilin kredi borcunu ödediğine göre kefil olarak davalıya karşı TBK'nın 587/2. maddesi uyarınca rücu hakkına sahip olduğu, bu davalı hakkında bundan daha fazlasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Teminat artış zeyilnamesi yapılmadığından dolayı, davalı işletene ait aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanan 3. kişiye davacı Güvence Hesabı tarafından ödenen tazminatın, rücuen tahsili istemi-
“Davacının 'fatura konusu malların davalı çalışanlarına teslim edildiğini' iddia etmesi ve teslim belgelerini sunması üzerine, mahkemece teslim alan şahısların isimleri belirtilerek bu şahısların davalının çalışanı olup olmadıklarının SGK'dan sorulup ayrıca davacı dilekçesinde yemin deliline dayandığından yemin hakkı da hatırlatılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu-
Yeniden yapılan inceleme sonucunda davalı kooperatifin yerel mahkemenin ilk kararının temyiz sebepleri göz önüne alındığında artık davacı açısından usuli kazanılmış hakları mahkemenin gözetmesi gerektiği, davanın erken dava olmasıyla ilgili bir iddia bulunmaması nedeniyle Dairemizin ilk bozma kararında da bu husus bozma sebebi yapılmadığına göre mahkemece usuli kazanılmış hak gözetilerek Dairemizin ........... tarihli bozma ilamında belirlenen hususlar üzerinde durulup bir karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davası bozma ilamına uyularak-
Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalıların kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı gerektiği- Davacının borçlu şirket yetkilisi sıfatıyla takipte yer almış olması nedeniyle davalıların takipte kötü niyetli olduğunun kabul edilemeyeceği-
Uyuşmazlığın çözümünde görevli olan mahkemenin tüketici mahkemesi olması hususunun, davanın "ticari dava" niteliğini değiştirmeyeceği- Bireysel kredi kartı alacağından dolayı takibe davalının itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmadan önce arabuluculuk müessesesine başvurulmasının gerektiği-