Mahkemece, kısa kararda “Meskeniyet şikayetinin Reddine, sair hususların gerekçeli kararda değerlendirilmesine” karar verildiği halde, gerekçeli kararda "Davanın Reddine, dava konusu taşınmazın satışı halinde 125.000 TL den aşağı olmamak üzere satılmasına, 75.000 TL 'nin haline münasip ev alabilmesi için borçluya verilmesine, kalan miktarın borçtan mahsubuna," şeklinde karar verilmekle, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluştuğu-
Tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında hükmedilen tazminat miktarlarına işleyecek faiz oranı ile faiz başlangıç tarihlerinde çelişkiye sebebiyet verildiği, bu halin, HMK'nın m.298/2. maddesine aykırılık teşkil ettiği-
İİK. mad. 363 uyarınca tefhimden itibaren temyiz süresinin başlaması için hükmün HMK. mad. 298/3 ve 294/3 uyarınca yazılıp, tefhimi gerektiği- Temyiz edenin tek bir dilekçe (temyiz dilekçesi) verebileceği, ayrıca temyiz lâyihası (tamamlayıcı dilekçe) veremeyeceği- İcra Mahkemesinde, Adalet Bakanlığı'na Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ uyarınca sıra cetvelinde muhafaza bedeli kapsamında belirlenen ve öncelikle ödenen bedelin anılan tarifeye uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği denetlendikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece hüküm kurulurken kısa kararda “Davanın kısmen kabulü ile, davaya ve talebe konu olan .......... TL vekalet ücreti alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” denilmiş, gerekçeli kararın hüküm kısmında ise kısa karardan farklı olarak “Davanın kısmen kabulü ile, davaya ve talebe konu olan ............. TL vekalet ücreti alacağının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,” denilmiş olmakla kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluştuğu-
Dava dosyasında, kısa kararın hüküm kısmı ile gerekçeli kararın hüküm kısmının farklı olduğunun, kısa kararda gerekçeli kararın aksine davanın kabulüne ilişkin bendin detayına yer verilmediğinin anlaşıldığı, böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulduğu- Dosyadaki ıslak imzalı fiziki gerekçeli karar dava konusu ile ilgili ve hüküm fıkrasını hâvi ise de, UYAP ve fiziki çıktılar arasındaki farklılığın HMK’nın 445 inci maddesine aykırı olduğu-
Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği- Hüküm fıkrasına, sehven yasal faiz yazıldığı gerekçesiyle, faizin ticari faiz olarak tavzih edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Kısa kararla hüküm fıkrasının birbiriyle çelişmesinin de hatalı olduğu-
Kısa karar ile çelişkili olarak gerekçeli karar yazılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Tefhim edilen kısa kararda, davaya konu kiralananın 20.01.2015 tarihinden itibaren aylık brüt 21.000.00 TL olarak tespitine karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda davaya konu kiralananın 20.01.2015 tarihinden itibaren aylık brüt 20.000.00 TL olarak tespitine karar verilmek suretiyle, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı, buna göre, mahkemece; kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre, açıklanan hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmesi gerekeceği-
Muvazaaya dayalı sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu, genel mahkemeden maksadın Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, bu itibarla somut olaya konu uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek karara bağlanmasının doğru olmadığı- Kısa ve gerekçeli karar arasında farklılık ve çelişki yaratılması halinde, mahkemece kısa karar ile bağlı kalınmadan yeni bir kısa ve buna uygun gerekçeli kararın verilmesi gerekeceği-
Kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratır ve infazda tereddüt oluşturur şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-