Davalı borçlu takibe itirazında açıkça ve ayrıca kira sözleşmesindeki imzasına ve alacağın miktarına karşı çıkmadığına göre, kira ilişkisi ve takip konusu miktar kesinleşmiş olduğundan, alacaklı davacının itiraz üzerine icra takibinde dayandığı kira sözleşmesine istinaden itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı kiracı ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile borca itiraz etmiş olduğundan, davacının isterse İİK.nun 269/3 maddesi gereğince altı ay içerisinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını, isterse İİK.nun 67.maddesi uyarınca 1 yıl içerisinde Sulh Hukuk Mahkemesinden itirazın iptalini isteyebileceği-
Ecrimisil alacaklarının tahsili İİK'nun 269 maddesine göre talep edilemeyeceği gibi ecrimisil alacağının ödenmemesi nedeniyle İİK'nun 269 vd. Maddeleri gereğince İcra mahkemesinden tahliye talep edilmemesi gerekeceği-
Kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağının açıkça gösterilmiş olması gerekeceği-
Kira bedelini ispatlama yükümlülüğünün kiraya veren veya halefi, somut olayda davacının üzerinde olduğu-
Borçlu itirazı ile bağlı olup itirazını genişletemeyeceği-
Yazılı kira sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalının sadece sözleşme süresindeki kira borçlarından sorumlu tutulacağı, uzayan dönemler için azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağı da sözleşmede belirtilmediğinden, taraflarca kararlaştırılan sözleşmenin hususi şartlar bölümünün 16. maddesindeki "kiracı kiralananda kaldığı sürece kefilin kefaleti devam eder" şartının kira borçlarından sorumlu olunacağına ilişkin bir şart olarak kabul edilemeyeceğinden, ayrıca icra takibinde davalı borçlunun kefalete ilişkin itirazı olmasa dahi, takibe konu sözleşme metninden anlaşılan yargılamada yapılan bu itirazın, savunmanın genişletilmesi niteliğinde kabul edilemeyeceği hususları göz önünde bulundurularak, mahkemece davalı kefil yönünden açılan itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine ilişkin taleplerin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun, itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddedmezse akdi kabul etmiş sayılması gerekeceği-
İK.nun 269/1 maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken yeni Türk Borçlar Kanunu'nun 315. maddesine uyulmadığı borçlu kiracıya ödeme emrinde 30 günlük ödeme süresi verilmesi gerekeceği-
İİK.nun 269.maddesinin göndermesi yoluyla uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun 260. (6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun'unun 315/2.) maddesinde öngörülen 30 günlük ödeme süresi dolmadan ve henüz temerrüt gerçekleşmeden tahliye istenmemesi gerekeceği-