Borçlu tarafından 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra yapılan itiraz geçersiz olduğundan, alacaklının icra mahkemesinden “itirazın kaldırılması” isteminde bulunamayacağı – İcra mahkemesine hitaben yazılan dilekçede hatalı olarak kullanılan “itirazın iptali” sözcüğünün, “itirazın kaldırılması” olarak algılanması gerekeceği-
İcra mahkemesince verilen “gerekçeli karar” ın, daha önce verilen “kısa karar” ile çelişkili bulunmasının bozma nedeni olduğu-
Alacaklı tarafından, işlemiş faizin de içinde bulunduğu toplam alacak için, tahsil tarihine kadar faiz talep edilmesinin BK. nun 104/son maddesine (şimdi; TBK. mad. 121/3) aykırı olacağı; bu durumda icra müdürlüğünce yapılacak hesaplamada, takipten sonra işleyecek faizin “işlemiş faiz dışındaki alacak kalemlerine yürütülmesi” gerekeceği-
Borçlu tarafından, “takipten önce uygulanan ve takip sonrası için uygulanması istenen faiz oranı”na itiraz edilmemiş olması halinde, takip öncesi için talep edilen faiz miktarının kesinleşmiş olacağı, icra müdürlüğünce fakat takipten sonrası için kademeli olarak değişen faiz oranlarına göre faiz hesaplaması yapılması gerekeceği-
Alacaklının takip dayanağı yaptığı belgenin İİK. nun 68/I maddesinde öngörülen belgelerden olmamasına rağmen, borçlunun borç ilişkisini kabul edip, “borcun ödendiğini” icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde ileri sürmesi halinde itirazın kaldırılması aşamasında alacaklının artık İİK. nun 68/I maddesinde belirtilen bir belgeye dayanmış olup olmadığının önem taşımayacağı, “borcu ödediğini” İİK. nun 68/I maddesindeki nitelikteki belgelerlerle ispatlayamayan borçlunun itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Kesin borç ipoteğinin İİK. nun 68/I maddesinde belirtilen belgelerden olduğu-
Açıkça teminat olarak düzenlendiği ve borç ikrarını içermediği öngörülen senedin İİK. nun 68/I maddesindeki belgelerden sayılmayacağı ve bu senede dayanılarak itirazın kaldırılmasının istenemeyeceği-
Faturaya dayalı alacaklara, faturanın borçluya tebliğinden veya faturada ödeme süresi var ise bu sürenin bitiminden itibaren temerrüt oluşacağından, faiz hesaplamasının da bu tarihlere göre yapılması gerekeceği-