İİK. hükümlerine göre; icra mahkemesince verilen ‘takibin geçici olarak durdurulmasına ilişkin kararların, HUMK.’un 101 vd. (şimdi; HMK.'nun 389 vd.) maddeleri kapsamında oluşturulmuş bir tedbir kararı niteliğinde olmadığı, bu nedenle duran takibin devamının ancak icra mahkemesince yeniden ‘takibin devamına’ ilişkin verilecek kararla mümkün olabileceği–
İlamların infaz edilecek bölümlerinin hüküm bölümünde yer alan kısımları olduğu, ancak, ilamla hükmedilse dahi hüküm bölümünün infazı kabil olması zorunlu olup yorum, tahmin, takdir yoluyla infaz kabiliyeti olmayan ilam hükmünün infazının sağlanamayacağı, bu nedenle takip dayanağı ilamın hüküm bölümünün 5. bendinde yer alan ( yuva ve okul masraflarının davacı baba tarafından karşılanması)’na ilişkin hükmün infaz kabiliyetinin olmayacağı, zira, her zaman tek taraflı olarak temin edilebilecek okul taksitleri ve dershane ücretlerine ilişkin belgelere (kaldı ki ilamda dershane ücreti de yer almamaktadır.) dayanılarak (ayrıca alacak ilama bağlanmaksızın) ilamların icrası yoluyla takip yapılamayacağı-
İlamların infaz edilecek kısmının ‘hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesince (icra memurunca) ilamın infaz edilecek kısmının yorum yolu ile belirlenemeyeceği–
Açık bir onama hükmü bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazları Yargıtayca reddedilmiş ve böylece kararın o bölümünün bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde, reddedilen temyiz itirazlarının ilgili bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı–
‘İlama aykırılıktan kaynaklanan şikayetin –‘ilama aykırı şekilde icra emri düzenlenmesi’, ‘takip tarihinden önce ilamın bozulmuş olması’, ‘işlemiş faizin ve mahkeme harç ve masraflarının ilam içeriğine uygun olmayarak talep edilmiş olması’, ‘aynı ilama dayalı olarak mükerrer takip yapılmış olması’ vb.- süreye bağlı olmadan her zaman yapılabileceği–