Kooperatif genel kurul kararıyla belirlenen gecikme zammının Yargıtay uygulamalarına göre faiz niteliğinde olduğu, bu durumda mahkemece, faiz niteliğindeki gecikme zammına faiz yürütülmesinin, BK 104/son fıkrasında açıklandığı üzere faize faiz yürütülmesi yasanın emredici hükmüne aykırılık teşkil ettiği-
Davacı kooperatifin icra dosyasında 6.354,36 TL asıl alacak 9,40 TL işlemiş faiz talebinde bulunduğu, takip talebinin ekinde bulunan ortak cari hesap ekstresinden bu alacağın 4.979,09 TL' sinin asıl alacak, 1.375,27 TL' sinin faiz olduğu anlaşılmasına rağmen, mahkemece toplam alacağın asıl alacakmış gibi kabul edilerek itirazın iptaline karar verilmesinin faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracağı ve bunun ise BK'nun 104/ son maddesi hükmüne aykırılık teşkil edeceği-
Takip dayanağı ilamın icra edildikten sonra Yargıtayca bozulması ve icranın İİK. 40 uyarınca iadesinin söz konusu olması halinde, davacı-takip borçlusunun, takip konusu borcu icra dairesine yatırdığı temlikten, davalı-takip alacaklısının icra dosyasından aldığı parayı icra dosyasına iade ettiği tarihe kadar yasal faiz isteyebileceği-
«Faize faiz yürütülmesi» sonucunu doğuracak bir istemin kabul edilemeyeceği - Alacaklının, takip tarihine kadar hesapladığı faizi, asıl alacağa ekleyip, ortaya çıkan rakama yeniden faiz isteyemeyeceği (icra dairesinin bu istemi kabul edip faize faiz yürütemeyeceği–
İtirazın iptali davası sonucunda mahkemece BK. 104/son’a (şimdi; TBK. mad. 121/3) aykırılık teşkil edecek şekilde «faize faiz yürütülmesine imkân verecek şekilde» karar verilemeyeceği-
İtirazın iptali davalarında; davacı alacaklının (bankanın) «hesabın katedildiği tarih itibariyle», anapara + uygulanan akdi faiz + fer’ilerinden oluşan toplam alacağı bulunduktan sonra, bu alacağa «temerrüt tarihine kadar» akdi faiz ve banka sigorta muamele vergisi (BSMV) «faizin gider vergisi» eklenmek suretiyle (akdi faiz ve BSMV. kat tarihindeki alacak ile kapitalize edilerek) alacaklının «temerrüt tarihindeki» asıl alacağı saptandıktan sonra, bu miktara, temerrüt tarihinden sonra «takip tarihine kadar» temerrüt faizi ve faizin BSMV’si hesaplanarak (bu arada varsa borçlunun ödemeleri öncelikle BK’nun 84. maddesi (şimdi; TBK. mad. 100) uyarınca faizden mahsup edilerek) «takip tarihindeki» toplam alacak miktarının tesbit edilmesi (bilirkişiden bu ilkeler çerçevesinde rapor alınması) -ve varsa; kefillerin sorumluluğunun kefalet limiti ile kendi temerrütlerinin hukuki sonuçları ile sınırlı olduğu da gözetilerek- takipten sonra «asıl alacağa» BK. 104/son (şimdi; TBK. mad. 121/3) uyarınca temerrüt faizi işletilmesine olanak sağlayacak şekilde karar verilmesi gerekeceği-
Mahkeme kararı ile faiz alacağına hükmedilmesiyle takip konusu alacak bir ana para (kapital) alacağına dönüşmüş olacağından faiz alacağına karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği-
