Davalı-davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında verilen boşanma hükmü temyiz edilmeksizin kesinleştiği ve davacı-davalı erkeğin boşanma davası konusuz kaldığı için mahkemece erkeğin davası yönünden 'karar verilmesine yer olmadığı' şeklinde hüküm tesisi gerektiği- Davalı-davacının yetkisizlik itirazı kabul edilip, dosya yetkili ve görevli Aile Mahkemesine gönderildiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca yetkisizlik kararına bağlı olarak vekalet ücretinin, dosyanın gönderildiği mahkemece takdir edilmesi gerektiği-
Mahkemece, dosyanın işlemden kaldırılması üzerine davanın açılmamış sayılmasına karar verilen davada, kendisini vekille temsil ettiren Tapu Müdürlüğü hakkında vekalet ücreti yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu yönden hüküm kurulmamasının doğru olmadığı-
Mahkemece açılmamış sayılmasına karar verilen tapu kaydında düzeltim istemine ilişkin davada, kendisini vekille temsil ettiren davalılar vekili lehine vekalet ücreti tayini gerekeceği-
Mahkemece açılmamış sayılmasına karar verilen davada, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 331/3. ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1. maddeleri de değerlendirilmek suretiyle, kendisini vekille temsil ettiren davalı Tapu Müdürlüğü hakkında vekalet ücreti yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu yönden hüküm kurulmamasının doğru olmadığı-
Tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden, kendisini vekille temsil ettiren Tapu Müdürlüğü hakkında vekalet ücreti yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Yatırımcıları Koruma Fonu tarafından açılan ve İstanbul (Kapatılan) ..... Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, davacıya ait hisse senetlerinin iadesine karar verildiği gözetildiğinde dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta ve rehinli hisse senetlerinin kendisine iadesini talep etmekte haklı olduğu nazara alınarak davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına vekalet ücretine hükmolunması gerekeceği-
Davacının dava açmakta haklı olduğu ve yerel mahkemede görülen ve Yatırımları Koruma Fonu tarafından açılan davada verilen kararın kesinleşmesi üzerine davacıya ait hisse senetlerinin iadesine karar verildiği gözetildiğinde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasının ve lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinin doğru olmadığı-
Asıl dava tarihi itibariyle, davalı arsa sahibinin, bağımsız bölüm tapularını devretmemekte haklı olduğu ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından, asıl davada yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması; karşı davanın konusunu teşkil eden eksik iş bedelinin ise asıl davada verilen depo emri üzerine tahsil edildiği ve böylelikle karşı davanın da konusuz kaldığı anlaşıldığından, konusuz kalan karşı davanın esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi ve HMK. mad. 331/1 uyarınca, karşı davada davalı yüklenici şirketin, karşı dava değeri üzerinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği-
Konusuz kalan davada, davacının "davaya konu olan senetleri bildiği ve dava dışı kayınbiraderi tarafından kendi adına bu senetlere imza atılmasına rızası olduğunu" beyan etmesi karşısında, HMK. mad. 329 ve 331 hükümleri gözetilerek, davacının iyiniyetli olduğundan söz edilemeyeceğinden davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davada, usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemeyeceği- Görevsizlik kararı verilen mahkemedeki vekalet ücretinin görevli mahkemede hüküm altına alınması gerektiği (HMK. mad. 331/2)-