Ayıplı mal bedelinin iadesi davasında, dava konusu araç davalı tarafından davacı şirkete satılıp satış bedelinin iadesi hususunda davacının şirket olarak kabul edilip satış bedelinin davacı şirkete iadesi ile aracın davacı şirket tarafından davalıya teslimi yönünde karar verilmesi gerektiği- Aracın davacıda olduğu anlaşıldığından aracın teslimi karşılığında bedelin iadesine, faizin araç tesliminden sonraki döneme ilişkin olarak verilmesi gerektiği-
TBK.’nun 223. maddesi hükmü ile gizli ayıplar yönünden kendisine yüklenen “hemen ihbar” mükellefiyetini yerine getirip getirmediğini ispat yükünün davacıya ait olduğu-Site yönetiminin ve diğer tüketicilerin, tüketici adına ayıp ihbarında bulunma hak ve yetkisinin bulunmadığından, mahkemece, bilirkişi heyetinden, “gizli ayıp” olarak nitelendirilen imalatların, “açık” yada “gizli” ayıplı olup olmadığı ayrıca bu ayıpların ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda ayıpların niteliği ve ortaya çıktıkları (kullanım ve mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak bu ayıpların ne zaman oluştuğu yada oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki bir tüketicinin ne zaman farkedebileceği, teslim ve varsa ihbar tarihleri de gözönünde bulundurularak ) zaman dilimi de dikkate alınarak taraf ve yargı denetimine esas olacak şekilde ek rapor tanzimi sağlanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekeceği-
Ayıplı mala ilişkin alacak davasında, davacının sunduğu firmanın servisine ait teslim ve yapılan işleme konu kayıtların davalılardan celbi sağlanarak, bu belgelerin toplanmasından sonra mevcut arızanın açık ayıp veya gizli ayıp olup olmadığı hususlarında gerekli araştırma yapılmak suretiyle mevcut kayıtlar ve bilirkişi tespitlerine göre ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği değerlendirileceği-
Ayıplı mala ilişkin alacak davasında, TBK. mad. 223 uyarınca “gizli ayıp” olarak nitelendirilen imalatlar yönünden ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda ayıpların niteliği ve ortaya çıktıkları (mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak bu ayıpların ne zaman oluştuğu yada oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki bir tüketicinin ne zaman farkedebileceği, teslim ve ihbar tarihleri de gözönünde bulundurularak ) zaman dilimi de dikkate alınarak rapor alınacağı- Davacının satın aldığı bağımsız bölümün katalogda ve tasdikli projede belirtilen net alandan daha az alana sahip olmasının ekonomik değeri düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceğinden 4077 sayılı Kanun’un 4.maddesi gereğince malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde davalıya ayıp ihbarında bulunmadığı açık olup, bu kalem yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Tüketicinin malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlü ve böyle durumlarda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahip olduğu- Satıcının tüketicinin tercih ettiği talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu- 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun bu konudaki 223. maddesinin uygulanacağı- Satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılacağı- Gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması gerektiği- 6098 sayılı TBK.’ nun 223. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamayacağı-
Davalının kaza yaptığı aracın plakasına ait pert bilgisinin olmadığı ancak motor ve şasi numarası sorgusunda sistemde pert bilgisinin olduğu ve aracın kaza yaptıktan çok kısa bir süre sonra hasarlı aracın piyasa değerinin çok üstünde bedelle davacıya satıldığı anlaşılıp, davacı aracın daha önceden kaza yapmış pert araçlardan olduğunu, yani ayıplı olduğunu üçüncü bir şahsa satılması ile öğrenip kısa süre içinde dava açtığından aracı ayıplı haliyle kabul etmemiş olduğu- Dava konusu araçta bulanan ayıbın davacıdan gizlendiği anlaşıldığı ve ayıbın gizlenmediğinin ispat yükünün davalıda olup davalının üzerine düşen ispat yükünü yerine getiremediği-