Taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler aksine hüküm bulunmadıkça diğeri için de ticari sayılacağı ve davacıların alacağın avans faizi ile tahsilini isteyebileceği-
Davacının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu imalatlara ilişkin maddi tazminat talebinin açıklattırılması, tarafların buna ilişkin tüm delilleri toplanmak suretiyle alanında uzman bilirkişi heyetinden, davacı kiracı tarafından yapılan imalatların nelerden ibaret olduğunun ayrıntılı ve tereddüte yer vermeyecek şekilde tek tek tespit edilip, hangilerinin faydalı ve zorunlu, hangilerinin lüks imalatlar olduğunun belirlenmesi, buna göre sökülüp götürülemeyen faydalı ve zorunlu nitelikteki imalatların yapıldıkları tarih itibariyle değerini belirleyerek bu tutardan yıpranma payı düşülmek suretiyle davacının talep edebileceği tutarı belirleyen rapor alınması, ve sözleşme hükümleri de değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
Bağımsız bölümün geç teslimi- Eksik ve ayıplı işler- Kira kaybı-
Asıl ve karşı davaların yargılamaları birlikte yürütülmekte olup, her dava bağımsız karakterini koruduğundan temyiz sınırının da buna göre belirleneceği- İade faturalarının davaya konu ayıplı ürünlere ilişkin olduğuna dair karşı davacının bir beyanı bulunmadığından ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıç tarihi düzenlenen faturalardan anlaşıldığından, davaya konu ürünler için iade faturalarının sadece karşı davacı tarafından dayanılıp sunulan faturalar olduğunun nazara alınması gerektiği-
Açık ayıp olarak belirtilenlerden davanın açılış tarihi itibariyle 4077 s. K. m. 4 /2. uyarıca, 30 gün, gizli ayıplarda da derhal bildirme sorumluluğu bulunduğu hususları üzerinde durularak davacıya bu yönde ispat hakkı tanınıp bilirkişi raporunda ayıbın ağır kusur ve hile ile gizlenip gizlenmediğinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği- Dava konusu dairede fazladan yaptığını iddia ettiği imalatlar hakkında bilirkişi raporunda yeterli araştırmanın yapılmamış olmasının hatalı olduğu-
Yangın sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi-
HMK’nin 297/1-c maddesi uyarınca; “ tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin” açıkça gösterilmesi gerektiği- Dosya kapsamında alınan 20.09.2013 tarihli, mali müşavir tarafından düzenlenen rapor dikkate alınarak bu hususta asıl davada davacının, cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı hususunda gerekli görülmesi halinde raporlar arasındaki çelişkileri de giderecek nitelikte açıklamalı, ayrıntılı ve denetime elverişli yeni bir rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Araçtaki ayıplar, gizli ayıp olup; aracın her servise götürülüşünün de ayıp ihbarı niteliğinde olduğu-
Davalının, "davacı asilin boya problemi nedeniyle bir buçuk yıl sonra servise başvurduğu ve ayıp ihbar sürelerine uymadığı" yönündeki itirazı karşılanmadan karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu- Yargılama esnasında alınan iki bilirkişi raporu arasında açık farklılık bulunduğu gibi; görüşüne başvurulan bilirkişilerin hiç birisi boya konusunda uzman olmadığından, mahkemece, bu konuda rapor düzenlemeye ehil ve konusunda uzman ve içerisinde en az bir kimyager olacak şekilde oluşturulan 3 kişilik bilirkişi kurulundan alınan bir raporla hüküm tesisi gerektiği-
Tüketicinin, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlü olduğu- Tüketicinin bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahip olduğu- Satıcının, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu- Alıcının, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya uygun süre içinde ihbar etmekle yükümlü olduğu- Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılacağı- Satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılacağı- O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması gerekeceği-