Takibin dayanağı kredi sözleşmesi ile ipotek belgesinde akdi faiz oranının "değişken" olduğunun belirlendiği, İİK.'nun 150/ı maddesine dayalı olarak taraflar arasındaki kredi sözleşmesinden kaynaklanan takipte, mahkemece, öncelikle temerrüt tarihine kadar akdi faiz oranlarının bankadan sorulup bundan sonra gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Borçluya gönderilen hesap kat ihtarında kredi sözleşmesinde belirtilen oranlarda faiz talebinde bulunulduğu, borçlunun bu ihtara süresinde itiraz etmeyerek hesap kat ihtarında yazılı miktar ile faiz oranının kesinleştiği, daha sonra takibe geçilerek örnek 6 numaralı icra emrinin borçluya 01.3.2012 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde icra emrine itiraz edilmediği, bu suretle takipte istenen asıl alacak ve işlemiş faizin kesinleştiği anlaşılmış ise de; alacaklı tarafça takip talebinde ve icra emrinde takipten sonraki dönem için hesap tablolarında belirtilen oranlarda işleyecek temerrüt faizi talep edildiğinden, icra müdürlüğünün şikayete konu bila tarihli kararı ile dosya hesabının takipte itirazsız kesinleşen % 80 faiz oranı üzerinden yapılacağına ilişkin kararının yerinde olmadığı-
İİK. mad. 150/ı 'da düzenlenen şikayet hakkının teknik anlamda bir şikayet olmadığından ve borca itiraz niteliği taşıdığından icra mahkemesinde İİK. mad. 68/1 'de belirtilen belgelerden sayılan kredi sözleşmelerindeki imzalara itiraz edilmesi halinde, mahkeme tarafından imza incelemesi yapılamayacağı-
Şikayetçi ipotekli taşınmaz malikine noter kanalıyla muacceliyet ihtarı gönderilmeden, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine geçilemeyeceği-
ipotek akit tablosunda bir bedel ya da üst sınır belirlenmediğinden, ipoteğin bu haliyle İİK'nın 149. ve 150/ı maddesine dayalı olarak paraya çevrilemeyeceği-
Alacağın tüketici kredisinden kaynaklanması halinde, borçlunun temerrüde düşüp düşmediği, alacağın muaccel olup olmadığı, ne miktarının tahsil edilebilir olduğu faiz miktar ve oranlarının tespiti, tüketici yasası koşullarında yargılama yapılmasını gerektirmekte olup, İİK'nun 68/b ve 150/ı maddelerinin tüketici kredilerinde uygulanma olanağının bulunmadığı-
Kredi sözleşmelerindeki adrese çıkarılan hesap özetlerine bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde hesap özetinin içeriğinin takip hukuku yönünden kesinleşeceği- Borçlunun, hesap özetinin gerçeğe aykırılığını ancak borcu ödedikten sonra genel mahkemede açacağı bir dava ile ileri sürebileceği- Tüketici kredisi niteliğinde olan konut kredisi alacağına ilişkin ipotek akit tablosu kesin borç ikrarı içermediğinden borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip yapılabileceği ve borçluya örnek 9 ödeme emri gönderilmesi gerektiği-
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda “takip alacaklısı tarafından sunulan belgelerin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konulabilecek vasıfta yani ilam vasfında sayılan belgelerden olmadığı ve ilamlı takibe konularak müvekkiline icra emri tebliği işleminin Yasa'ya aykırı olduğu yönündeki iddiası, ilama dayanılmadan ilamlı takip yapıldığı yönünde şikayet" niteliğinde olup bu şikayetin "bir hakkın yerine getirilmemesinden" kaynaklandığı- Rehin açığı belgesi vs ile karşı karşıya gelebilecek olan borçlu yönünden, süresiz şikayetin gelinen gayrimenkulun ihaleyle satılması ve tahliyesi aşamasında ileri sürülmesinin "hakkın kötüye kullanımı" niteliğinde sayılamayacağı-
Yöntemine uygun hesap kat ihtarı tebliği bulunmadığından, TMK'nun 887. maddesi anlamında ihbar (muacceliyet ihtarı) koşulları oluşmadığından, şikayetçi borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra emri göndermek suretiyle takip yapılmasının mümkün olmadığı-
İİK.nun 150/ı maddesine göre krediyi kullanan borçlunun noter marifetiyle 8 gün içinde hesap özetine itiraz ettiği ispat edildiği takdirde, krediyi kullandıran tarafın İİK.nun 68/b maddesi çerçevesinde alacağını diğer belgelerle kanıtlamasının zorunlu olduğu-