İpotek alacağının eklentisi olan faizin, ayrı takip konusu yapılamayacağı–
Borçlu tarafından açılan olumsuz tesbit davasında, «paraya çevrilmemesi» koşuluyla verilen teminat mektubunun, alacaklının icra takibine devam etmesini (teminat mektubunun paraya çevrilmesini) engellemeyeceği–
Bilirkişi incelemesi sonucunda, «inkâr edilen imzanın davacıların murisine ait olduğu» tesbit edilerek, borçtan kurtulma davasının reddi halinde, davacı aleyhine % 40’dan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesi gerekeceği–
Bozma’dan önceki ilâmla, bozma’dan sonraki ilâmda aynı alacağın hüküm altına alınmış olması halinde, alacaklının bozmadan önceki ilâm (takip) tarihinden itibaren faiz isteyebileceği–
İflâs idaresinin hatalı kararlarının da, şikâyet yolu ile düzeltilmesi için icra mahkemesine (tetkik merciine) bildirilebileceği–
İflâs alacaklısının, iflâs idaresinin kararlarına karşı şikayet yoluna başvurabileceği–
İcra kefilinin sorumluluğunun, kesinleşen takipteki asıl alacak ve eklentilerinin miktarı (limiti) ile sınırlı olduğu–
İlâma bağlı alacak nedeniyle iflâs yolu ile takip yapılabileceği–
Henüz hakkında takip yapılmamış (kendisine «ödeme», «icra» emri gönderilmemiş) olan şirketin, «takibin iptalini» şikâyet yolu ile isteyemeyeceği–
Yargıtay’dan «teminat karşılığında yürütmenin durdurulması» kararı alınmış olması halinde (İİK. mad. 36), ilâmda ayrıca öngörülmüş olmadıkça, alacaklının onama tarihine kadar faiz isteyebileceği ve bu durumda alacaklı vekili için tam vekalet ücreti takdiri gerekeceği (Avukatlık Ücret Tarifesinin 13/11 hükmünün bu durumda uygulanamayacağı)–