Üçüncü kişiye yapılan birinci haciz ihbarnamesi tebliğ işleminde, Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddesi uyarınca, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunmama sebebinin bunu bilmesi muhtemel kişilerden araştırılarak beyanlarının tebliğ mazbatasına yazılıp imzalatılmadığı, imzadan çekinmeleri halinde, bu durumun yazılarak imzalanmadığı, dolayısıyla Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine uygun olmaması nedeniyle tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından mahkemece; Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, borçlunun bildirdiği öğrenme tarihine göre tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği- Üçüncü kişinin, "üyesi olduğu kooperatifin borcundan dolayı üçüncü kişi sıfatı ile kendisine haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği"ne ilişkin başvurusu hakkında mahkemece, inceleme yapılarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
Şirket ortağı, borçlu şirket bakımından üçüncü kişi sayılacağından, şirket ortağı olan şikayetçiye 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığı-
Şikayetçi vekilinin, şikayet dilekçesinde, İİK'nın 338. maddesi uyarınca cezalandırma isteği ile birlikte aynı Kanun'un 89/4. maddesi uyarınca tazminat isteminde bulunması karşısında, mahkemece, İİK'nın 89/4. maddesindeki “İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü gözetilerek, şikayetçi vekilinin, İİK'nın 89/4. maddesi uyarınca tazminat talebi hakkında da hüküm kurulması gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması gerektiği-
İhtiyati haciz kararının, icra takibinin kesinleştiği tarihte kesin hacze dönüşeceği- Muhtemel alacakların ancak İİK. mad. 89 uyarınca haczedilebileceği, (İİK. mad. 88 uyarınca) yazılan haciz müzekkereleri ile doğacak hak ve alacakların haczinin mümkün bulunmadığı-
6183 sayılı Yasa'ya dayalı menfi tesbit davası-Davacının ticari defterlerinin usule uygun olarak tutulup tutulmadığı hususunda ek bir rapor alınarak yasaya uygun tutulmuş ise, HMK. mad. 222/3, cümle 3 uyarınca, diğer şirket defterlerinde hiç kayıt içermemesi nedeni ile lehine delil olduğu; aksi durumda davacı iddiasını ispatlayamadığının kabul edilmesi gerektiği- 6183 s. Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olduğu- Davalı vergi idaresinin harçtan muaf olduğu- Red sebebi aynı olan davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Üçüncü kişinin İİK. mad. 89/3 uyarınca açtığı davayı kaybetmesi halinde dava konusunun %20'si oranında tazminata mahkum edileceği-
Davaya konu haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmiş olmakla davacı dava tarihinde geçerli bir haciz ihbarnamesi olduğu kanısıyla açmış olduğu davada dava açmakta haklı olup dava açılmasına sebebiyet veren davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği-
Borçlu belediye tarafından icra dosyasına yapılmış bir ödeme bulunmayıp, dosyaya gelen para, borçlunun üçüncü kişi nezdinde haczedilen emanet hesabı nedeni ile Defterdarlık tarafından yatırılmış olduğundan, haciz ihbarnamesinin tebliği üzerine, üçüncü kişi (Defterdarlık) tarafından dosyaya yatırılan paranın alacaklıya ödenmesi iradi nitelikte bir ödeme sayılamayacağından, şikâyet tarihinden önce dosya borcunun Defterdarlık hesabından ödenmesinin, haczedilmezlik şikâyetinin esasının incelenmesine engel olmayacağı-
İcra borcunun İİK mad. 89/1 uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesi uyarınca üçüncü kişi tarafından ödenmiş olması, haczedilmezlik şikayeti hakkını ortadan kaldırmayacağı-
Haciz ihbarnamesi (İİK. mad. 89/1) tebliğ edilen şikayetçi 3. kişinin, yasal süre içinde "borçlunun taahkuk etmiş bir alacağının bulunmadığı" belirtilmek suretiyle itiraz etmesi karşısında, borçlunun 3. kişi şikayetçi nezdinde doğmuş bir hak ve alacağının varlığından söz edilemeyeceği- Şikayetçi tarafından bir diğer dilekçeyle "sigortalıya herhangi bir ödeme yapılmadığının, tazminat ödemesi talebine haciz konulduğu”nun bildirildiği, bu dilekçe içeriğinden, şikayetçi 3.kişi tarafından, borçlunun kendisi nezdinde doğmuş ve doğacak bir hak ve alacağının varlığının kabul edilmediği, borçlunun tazminat ödemesi talebinden söz edildiği anlaşıldığından, İİK. mad. 78. maddesi uyarınca da borçlunun şikayetçi 3.kişi nezdinde doğmuş veya doğacak bir hak ve alacağının varlığından söz edilemeyeceği ve icra müdürlüğünce şikayetçiye borç muhtırası gönderilmesinin usulsüz olduğu-