Paya vaki elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile mutlak suretle elatmanın önlenmesine karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Gayrimenkulün aynına yönelik olarak açılan davalarda tarafların gösterecekleri tanıklarının ve yerel bilirkişilerin mümkün olduğunca keşif mahallinde hazır edilerek dinlenmesinin gerekeceği-
TMK.nun 981 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan davalarda, dava konusu taşınmazın değerine bakılmaksızın HUMK.nun 8/II-3. bendine göre Sulh Mahkemeleri’nin görevli olduğu-
Uyuşmazlığın, mülkiyeti Hazine’ye ait olan yerde üstün zilyetliğin kimde bulunup bulunmadığında toplandığı, bu durumda, TMK.nun 981 ve devamı maddeleri gereğince, davanın zilyetliğin korunması davası olduğu, davacının, bu yeri davalıyla ortaklaşa işleten kocasının iki yıl önce öldüğünü açıkladığı, TMK.nun 984. maddesi uyarınca iki ay ve bir yıllık sürelerin geçtiği, davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekeceği-
Zilyetliğin korunması davalarında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olup, bir dava asliye hukuk mahkemesi tarafından karara bağlandıktan sonra görevsizlik itirazında bulunulamayacağı-
Davacı taşınmazın fiili hâkimiyeti bulunan zilyedi olduğuna ve zilyetlikten başka herhangi bir hakka dayanmadığına göre, Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan faydalandırılmasının gerekeceği-
Dava, kiracılığa dayalı (kiracı ile kiralayan arasında) zilyetliğe vaki müdahalenin men'i istemine ilişkin olup, bu niteliği itibariyle Türk Medeni kanununun 981 ve müteakip maddelerinde belirtilen mücerret zilyetliğin korunması niteliğinde bir dava olmadığından mahkemenin görevinin HUMK'un 8/1. maddesi gereğince dava olunan şeyin değerine göre tespit edilmesinin gerekeceği-
Uzman bilirkişi aracılığı ile dava değerinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne dahil olduğu ve tarafların buna itiraz etmemesi üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi’nce dava dilekçesindeki değeri göz önüne alarak verdiği görevsizlik kararının bozulmayı gerektirdiği-
Yayla evi niteliğinde bulunan dava konusu taşınmazda tarafların mülkiyet haklarının olmadığı, uyuşmazlığın zilyetliğin korunması kuralları çerçevesinde çözüme kavuşturulmasının gerekeceği-