Boşanma yönünde oluşacak hüküm kesinleşmediğinden, davacı kadının değer artış payına ilişkin talebinin tefrik edilmesi, boşanma davasının sonucunun beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İddia edenin iddiasını ispatla mükellef olduğu, davacının iddiasını ispat bakımından yemin deliline de dayandığı anlaşıldığına göre, öncelikle davacı tarafa yemin teklif hakkını kullanmak isteyip istemediğinin sorulmasının, kullanmak istediği takdirde usulüne uygun bir biçimde davalının HUMK.nun 337 (HMK.nun 227.m. vd) maddesi gereğince davet edilmesinin ve HMK.nun yemine ilişkin hükümleri dikkate alınarak usulüne uygun bir biçimde yemin teklifini kabul ettiği taktirde davalının yeminli beyanının alınmasının ve elde edilecek sonuca göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesinin gerekeceği-
Baskısı neticesinde taşınmazın 1/2 payının davalı adına yazılmasına karşı çıkmamasının, Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamasına göre tek başına davacının gizli bağış iradesinin ortaya konduğunu göstermeyeceği-
Dava konusu taşınmazın arsa haliyle edinilmesinde ve üzerindeki binanın yapılmasında katkı sağladığı açık olduğundan katkı payı alacağı davasının reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Stilist olarak çalışan ve gelir elde eden davacının 01.01.2002 tarihi öncesinde edinilen araçlar bakımından katkısının ve 01.01.2002 tarihinden sonra edinilen taşınmaz ve araçlar bakımından ise, edinme tarihi itibariyle edinilmiş mal niteliğindeki bu araç ve taşınmazın edinilmesinde 01.01.2002 öncesi biriktirdiği kişisel maldan kaynaklanan ve 01.01.2002 sonrası edinilen edinilmiş mallara yönelik katkısının bulunması halinde TMK. 227 maddesine göre mal rejiminin tasfiyesi sırasında ortaya çıkan değer artış payı alacağının bulunduğunun kabulü gerekeceği-
Ailesi tarafından davalı-karşı davacıya verilen parasal katkılar, davalıya yapılan bağış olup, onun kişisel malı sayılacağı-
İcra takibine dayanak yapılan ilam, TMK’nun 227. ve devamı maddelerine dayalı mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup, bu tür davalarda davanın niteliği gereği taşınmazın aynı tartışılmayıp, sonuçları itibariyle ancak tarafların malvarlığını etkileyebilen edaya ilişkin ilamlar olduğundan diğer edaya ilişkin ilamlar gibi kesinleşmeden icra takibine konulmalarının mümkün olduğu-
TMK.nun 6. maddesine göre, iddia edenin iddiasını ispatla mükellef olduğu, davacının iddiasını ispat bakımından yemin deliline de dayandığı anlaşıldığına göre, öncelikle davacı tarafa yemin teklif hakkını kullanmak isteyip istemediğinin sorulmasının, kullanmak istediği takdirde usulüne uygun bir biçimde davalının HUMK.nun 337 (HMK.nun 227.m. vd) maddesi gereğince davet edilmesinin ve HMK.nun yemine ilişkin hükümleri dikkate alınarak usulüne uygun bir biçimde yemin teklifini kabul ettiği taktirde davalının yeminli beyanının alınmasının gerekeceği-
Katkı yapılan aracın değerinde azalma olmuşsa baş­langıçtaki katkı miktarının dikkate alınması gerekeceği-
Bağımsız bölüm ve kooperatif payı eşler adına paylı mülkiyet şeklinde tapuda kayıtlı ise de, dairenin iyileştirilmesinde ve kooperatif payının alınmasında davacının kişisel malı niteliğindeki döviz ve ziynet eşyalarının kullanıldığı anlaşıldığından katılma ve değer artış payı alacağının hesaplanması gerekeceği-