-
Adalet Komisyonu Raporu
«Tasarının 228 inci maddesinin “Katkıdan doğan hak” olan kenar başlığı Tasarıda terim birliğini sağlamak amacıyla “Değer artış payı” olarak değiştirilmiştir.»
-
«1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe
«Madde 227- Madde İsviçre Medenî Kanununun 206 ıncı maddesini karşılamaktadır.
Maddenin birinci fıkrasında, tasfiye sırasında, bir eşin diğerinin mal edinmesine, malın iyileştirilmesine ve korunmasına ivazsız olarak katkıda bulunması hâlinde bu katkısının değerlendirilip ödenmesi hükme bağlanmıştır. Burada katkıda bulunan eşe tanınan hak bir alacak hakkı olup, bu hakkın tasfiye sırasında gözönünde tutulması kabul edilmiştir. Böylece tasfiye sırasındaki değer artışı gözönüne alınarak para değerindeki düşüşler dolayısıyla katkıda bulunan eşin kayba uğraması önlenmiştir.
İkinci fıkrada, eğer mal elden çıkarılmışsa, diğer eşe ödenecek olan alacağı hakkaniyete uygun olarak hâkimin belirleyeceği öngörülmüştür.
Üçüncü fıkrada eşlerin yazılı olmak kaydıyla yapacakları bir anlaşmayla değer artışından pay almaktan vazgeçebilecekleri ya da alacakları pay oranını tespit edebilecekleri hükme bağlanmıştır.»
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘Madde 190- Yürürlükteki kanunda bu maddeyi karşıla-yan bir hüküm yoktur.
Evliliğin devamı süresince eşlerin birbirlerinin malları-nın değerlerini arttırıcı işlemlerde bulunmaları mümkün ve normal bir hâldir. Bu, ödünç para verme gibi dolayısıyla yapıla-bileceği gibi, emek sarfetmek gibi doğrudan doğruya da yapıla-bilir. Bu şekilde değeri artmış olan bir malı, mal rejiminin sona ermesinde, olduğu gibi sahibi olan eşe tahsis etmek haksızlık teşkil edeceği için birinci fıkrada diğer eşe değer artışı oranında bir alacak hakkı tanınmıştır.
Eğer mal elden çıkarılmışsa, diğer eşe ödenecek olan miktar ikinci fıkraya göre malın temlikinden elde edilen bedel üzerinden hesaplanacaktır.
Üçüncü fıkrada ise, eşlerin bu düzenlemenin aksine söz-leşme yapabilecekleri ve değer artışından pay alma haklarından vazgeçebilecekleri öngörülmüştür.’:
«2. Değer artışındaki pay
Madde 190- Bir eş diğer eşe ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır.
Böyle bir malın daha önce elden çıkarılmış olması hâlinde alacak, temlik sırasında elde edilen bedele göre hesaplanır ve hemen muaccel olur.
Eşler yazılı sözleşme ile değer artışından pay almaktan vazgeçebilecekleri gibi pay oranını da değiştirebilirler.»