Davalının, ödeme ve benzeri nedenlerle değil, üyeliğini devretmesi nedeniyle kooperatifin ortağı olmadığını ileri sürdüğü, borçlu olmadığını savunduğuna göre, davalının ortak olup olmadığının tespiti bakımından hukuki bir durumun belirlenmesine yönelik bu davanın, malvarlığı hukukuna ilişkin bir dava kapsamında görülemeyeceğinden görev hususunun parasal değere göre belirlenmesinin de mümkün bulunmadığı; buna göre, kooperatif ortağı olunup olunmadığının belirlenmesi istemine ilişkin davanın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği-
Davalının kooperatif ortağı olunup olunmadığının belirlenmesine bağlı HUMK. döneminde açılmış olan bir davanın sulh hukuk mahkemesinde görüleceğine dair bir düzenleme mevcut olmadığından, salt mal varlığı hukukuna dayalı olmayan (davalının üye olup olmadığı hususunda çekişme bulunan) davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Davalı istifa sebebiyle davalı kooperatifin ortağı olmadığından aidat bedellerinden sorumlu olmayacağını; davalının borçlu olup olmadığı ve borcun miktarı, ortak olup olmadığının tespitine bağlı olduğunu; üye olup olmadığı çekişmeli olan davalının hukuki durumun belirlenmesine yönelik bu davanın, malvarlığı hukukuna ilişkin bir dava kapsamında görülemeyeceğinden, görev hususunun parasal değere göre belirlenmesinin de mümkün bulunmadığı; buna göre, kooperatif ortağı olunup olunmadığının belirlenmesine bağlı bir davanın asıl görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği -
HUMK uyarınca, alacak davalarında görevin dava değerine göre belirlendiği- HUMK. mad. 8./II gereğince; tahliye, akdin feshi davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davalarının Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği; sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkemenin belirleneceği -Davacının, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep ettiği; bu davalara bakma görevinin, genel hükümler çerçevesinde, dava değerine göre Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu-
Haciz ve tahliye istekli olarak, davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkin davada; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davaya ve takibe dayanak yapılan elyazılı belgedeki belirlenen kira miktarına, davalının itiraz etmesinden kaynaklandığı; bu durumda duruşma açılarak yapılacak araştırma ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada; davalının , salt ödeme ve benzeri nedenlere dayanarak borçlu olmadığını değil, peşin ödemeli ortak olduğunu, bu nedenle aidat bedellerinden sorumlu tutulmayacağını; bilirkişi raporunda buna ilişkin genel kurul kararlarının varlığına değinilmesine göre davalının borçlu olup olmadığı ve borcun miktarı, ortaklık statüsü belirlenerek, davalının normal statülü ortak mı yoksa peşin ödemeli ortak mı olduğunun tespitinden sonra belirleneceği; bu davanın, malvarlığı hukukuna ilişkin bir dava kapsamında görülemeyeceğinden, görev hususunun parasal değere göre belirlenmesinin de mümkün bulunmayacağı; buna göre, çözümü üyelik statüsünün tespitine bağlı bu tür bir davanın asliye hukuk mahkemesinde görüleceği -
HUMK'na göre alacak davalarında görevin davanın değerine göre belirlendiği- HUMK. mad. 8/II uyarıca, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış, kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davaların" dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği; ancak akdin feshi ve tahliye davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davalarında, değere bakılmaksızın sulh mahkemelerinde görüleceği- Davacının, kiralanana yaptığı faydalı masrafları ve kiralananın kullanımına engel olunması nedeniyle elde edemediği gelir kaybı nedeniyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı kısmi davada; HUMK. mad. 4/2 gereğince, dava olunan kısmın alacağın son kısmı olmaması ve alacağın tamamının çekişmeli olması durumunda, mahkemenin görevini tayinde alacağın tamamının nazara alınacağı ve bu durumda, dava değeri dikkate alındığında davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekeceği-
Davacının önceki malikle imzalanan kira sözleşmesine dayanarak kiralayan sıfatı ile akde aykırılık nedeniyle tahliye isteminde bulunduğu davanın, HUMK.'nun 8/II-1. maddesi uyarınca, sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
HMK.'nun 4/a maddesi gereğince kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıklarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu-