Yoksulluk nafakasının tahsiline ilişkin dava Aile Hukuku ile ilgili olduğundan, davaya Aile Mahkemesince bakılması gerekeceği-
Karşılıklı boşanma davalarından biri için hüküm bozulmuşsa diğer boşanma davası yönünden hükmün kesinleşmeyeceği-
Nafaka davaları basit yargılama usulüne tabi olup, sürelerin Adli Tatilde de işleyeceği-
Aile Hukukundan doğan davanın 4787 sayılı kanunun 4.maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılmasının gerekeceği-
Aile Mahkemelerince verilen kararların yasal süre geçtikten sonra temyiz edilmesi veya temyiz kabiliyetinin bulunmaması halinde dosyanın yerel mahkemece temyiz isteminin reddine karar verilmeden, Yargıtay'a gönderilmesi durumunda, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 2494 sayılı kanun ile değişik 432/4.maddesine göre, bu konuda bir karar verilmek üzere, dosya mahalline geri çevrilmeden doğrudan doğruya Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceği-
Davacı vasisi, mahcur İ.’in davalı eşi ile boşanma davası sırasında yaptığı protokol ile çekişmeli bağımsız bölümün 1/2 payını davalıya bıraktığını, daha sonra vekaletname vermek suretiyle taşınmazın davalıya satış yoluyla temlikini sağladığı, böyle bir çekişmenin çözüm yerinin 4787 sayılı yasanın 4. maddesi hükmü gereğince aile mahkemesi olduğu-
Evlenmenin iptali davasında görevli mahkeme Aile Mahkemesi olup Kayseri’de de aile mahkemesi kurulduğundan, Aile Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Düğün sırasında davacıya takılan ziynet eşyalarının davacıya bağışlanmış sayılacağı, bağışlanan eşyaların geri istenmesinin bağıştan dönme nedenlerinden birinin bulunmasıyla mümkün olacağı-
Yargıtay uygulamalarına göre; aksine istikrarlı şekilde uygulanan ve her kesin kabul ettiği bir örf ve adet yoksa düğünde takılan ziynet eşyalarının kime takılmışsa ona ait olacağı, davaya konu olayda da ziynet ve çeyiz eşyalarının koca tarafından evlenmek amacıyla karısına hediye olarak verildiği yani bağışlandığı, bu nedenle kural olarak geri alınamayacağı-
Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hâkim, tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının Türk Medeni Kanununun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile yetinilerek eksik inceleme ile boşanma hükmü kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olacağı-