Üçüncü kişi taşınmaz malikinin «borçlu olmadığı halde, taşınmazına konulmuş olan haczin kaldırılması» konusundaki isteminin şikayet niteliğinde olduğu, üçüncü kişinin bu istemini İİK. 16/II uyarınca «süresiz şikayet» yoluyla ileri sürülebileceği, bu amaçla «istihkak davası» açamayacağı–
Belediye Başkanlığının hangi gayrimenkullerine haciz konulduğunun dosya içeriğinden anlaşılamadığı, haczi mümkün taşınmazları 1580 sayılı Belediye Kanunu'nun 19/7. maddesine göre saptayarak ve bu taşınmazlar açısından değer belirlemesi yapılarak alacak miktarını karşılayacak taşınmazların belirlenmesi ve belediye malları üzerindeki fazla hacizlerin kaldırılması gerektiği-
Mahkeme kararıyla ‘taşınmazın üzerindeki ipotek ve haciz şerhleri ile şikayetçi adına tesçiline’ karar verilmiş olduğundan bu mahkeme kararı (ilam) ortadan kaldırılmadıkça haciz ve ipotek şerhlerinin tapu kaydına devam edeceği–
A. haczi kabil olmayan paraların faiz ve gelirlerinin de haczedilemeyeceği–
Takibin tarafı olmayan üçüncü kişinin «muntazar bir hakka dayanarak borçlunun murisinden intikal edecek hisseye haciz konulamayacağı» yolunda şikayette bulunamayacağı–
Takip borçlusunun «haczedilen bir kısım menkul malların ipotek kapsamında olmadığını» belirterek şikayette bulunmasında hukuki yararının bulunduğu–
İİK. 82/4’de «sanat» sözcüğünün, «meslek» kavramı ile eş anlamda kullanılmış olduğu-Borçlunun yaptığı işte; emeğin değerinin, sermayenin değerinden daha fazla olduğu görülürse «bir mesleğin varlığına aksi taktirde bir teşebbüsün söz konusu olduğuna» hükmedileceği–
Şikayetin niteliğine göre, icra mahkemesince duruşma açılarak veya duruşma açılmadan şikayet konusu uyuşmazlığın icra mahkemesince çözümlenebileceği–
Hem haczedilmezlik şikayetinde hem de borca ve takibe itirazda bulunulmuş olması halinde, alacaklının da taraf gösterilip duruşma açılarak deliller toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği–