Borçlunun daha önce üzerinde ipotek kurduğu taşınmaz hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için, ipoteğin; mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekeceği (Borçlunun; serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerin daha sonra aynı yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engelleyeceği)–
506 sayılı Kanunun 121. maddesi uyarınca, bu kanun gereğince bağlanmış olan «gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar» nafaka borçları dışında haczedilemeyeceğinden, borçluya bağlanmış olan «emekli maaşının» da haczedilemeyeceği (ve bu konudaki borçlunun şikayetinin her zaman yapılabileceği)–
Bütçe kararnamesinde yer alan kamuya tahsis kararının, bir yıl için ve bütçenin geçerli olduğu döneme hasren kararda yazılı taşınır ve taşınmazların haczini engelleyeceği–
Mahkeme kararı ile mülkiyet tapuya tescilden önce kazanmış olan kişinin -haciz tarihinde taşınmaz borçlu adına kayıtlı olduğu için taşınmaz üzerine haciz koyan icra müdürünün işleminde usulsüzlük bulunmadığından- genel mahkemede dava açıp haczin kaldırılmasını talep etmesi gerekeceği, bu konuda şikayet yoluyla icra mahkemesine başvuramayacağı–
Geminin ‘sefere hazır olup olmadığı’ hususunun bilirkişi incelemesi ile tespit edilebileceği, haciz gerekçesi ile de olsa –ihtiyati haciz kararından çok sonra kira akdi, gemi sicilcisine şerh edilmiş olsa dahi- kiracının zilyetliğini kaldıracak şekilde ‘seferden men kararı’ alınarak, geminin yediemine teslim edilemeyeceği böyle bir uygulamanın TK’nun 890 ve BK’nun 255/2 maddesine aykırı olacağı–
Şikayet süresi «şikayete konu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren» işlemeye başlayacağı, şikayete konu memurluk kararının ilgiliye tebliğ edilmemiş olması ve ilgilisi tarafından öğrenildiğine dair dosyada kanıt bulunmaması halinde, ilgilinin belirttiği öğrenme tarihine itibar edilerek sürenin hesaplanacağı (saptanacağı)–