Takip konusu ilam tarihinin 11.06.2013'den öncesine ait olduğu, borçlu aleyhine haciz uygulanmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı kabul edilerek, mahkemenin, 6487 sayılı Kanun'un 21. Maddesi ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi gereğince; idarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceği yönündeki şikayetin reddinde isabetsizlik bulunmadığı-
Mahkemece, haciz konulan banka hesaplarının ekstreleri getirtilerek, mahiyeti ve kaynağı belirlenip borçlunun 5393 sayılı Yasa'nın 15. maddesi hükmüne dayanarak, banka hesabındaki paranın haciz edilemeyeceği yönündeki şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan Banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderildiği, alacaklılara ödendiği ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığı anlaşıldığından, haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel olmadığından, şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece haczedilmezlik şikayetine ilişkin hüküm kurulmuş olup, ödeme taahhüdünün geçersizliği ve iptali talebine ilişkin olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin ususl ve yasaya aykırı olacağı-
Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletlerinin haczedilemeyeceği, bunun için borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekeceği ve bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de, İİK. mad. 82/1-4 ve 12 uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabileceği, asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapmasının ya da emekli maaşı almasının çiftçilik vasfını ortadan kaldırmayacağı, kışın balık, yazın meyva satan ve aynı zamanda besicilik yapan borçlunun ek geliri dikkate alınarak yapılacak hesap ile haczedilmezlik şikayetinin değerlendirilmesi gerekeceği-
Şikayetçi-borçlunun İİK'nun 82/1-12 maddesine dayanan haczin kaldırılması isteminin, aynı yasanın 16. maddesi kapsamında kalan haczedilmezlik şikayeti olduğu, icra mahkemesinin, taraflar gelmeseler de bu istemi inceleyip sonuçlandıracağı-
Meskeniyet şikayeti sırasında, İİK. mad. 22 gereğince verilmiş icranın durdurulması kararı bulunmadığından, taşınmazın ihaleye çıkartılabilmesi için, meskeniyet şikayetine konu ilamın kesinleşmesinin beklenmesi gerekmediği gibi bu hususun İİK'nun 134. maddesinde düzenlenen ihalenin feshi nedenleri arasında da yer almadığı-
Tarafları aynı olan birden fazla takip dosyası yönünden aynı taşınmazla ilgili meskeniyet şikayetinin tek bir davada açılabileceği-
kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminatlara ilişkin ilamların, icra takibine konu edilmesi halinde, elatma tarihi 04.11.1983'den sonra olan el koymalarda, 6111 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesi haciz yasağı getirse de, anılan hükmün Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, ilam tarihi (27.12.2012) yeniden haciz yasağının getirildiği 11.06.2013 tarihinden önce olduğundan, borçlu idare aleyhine haciz uygulanmasında hukuka aykırı bir yönün olmadığı-
Kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminatlara ilişkin ilamların, icra takibine konu edilmesi halinde, elatma tarihi 04.11.1983'den sonra olan el koymalarda 6111 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesi haciz yasağı getirmekle birlikte ilgili Yasa maddesi Anayasa'ya aykırı görülerek 01.11.2012 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığının kalmadığı, ilam tarihinin yeniden haciz yasağının getirildiği 11.06.2013'den öncesine ait olduğu da nazara alınarak, borçlu aleyhine haciz uygulanmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı-