Dava konusu taşınmazı, üzerindeki doğmuş ve doğacak bütün hukuki vecibeleri ile birlikte satın almış olan kişinin, ipoteğe konu kredi borcunu da üstlenmiş sayılacağından bankaya devir tarihinden sonra ipoteğe konu borcu ödeyen eski malikin ödediği miktarı yeni malikten tahsilini isteyebileceği-
"Limit (üst sınır) ipoteklerinde" ipoteğin kurulması anında asıl alacağın ortada bulunmadığı; ileride oluşacak veya oluşması muhtemel olduğu; taşınmaz malikinin "ipotek veren" sıfatı yanında aynı zamanda" ipotek borçlusu" olmasının da bu kuralı değiştirmeyeceği–
«Üst sınır ipoteği»nde (=«teminat ipoteği»nde = «maksimal ipotek»de = «azami meblağ ipoteği»nde) ipotek veren kişinin sorumluluğu - ‘faiz’, ‘komisyon’, ‘icra giderleri’, ‘vekalet ücreti’ vb. gibi her türlü eklentiler dahil- ipotek limiti ile sınırlı olduğundan (MK. 845), alacaklının bu limiti aşar şekilde «ipoteğin paraya çevrilmesi» yolu ile -ilamsız - takip yapamayacağı—
Takip konusu alacağın rehin tutarı ile karşılanamayacağının belirgin olması halinde, «rehinle karşılanamayan alacak kısmı için» alacaklının «asıl borçlu» ve «kefilleri» hakkında tahsilde tekerrür almamak kaydıyla «genel haciz» veya «kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla» takip yapılabileceği—
"Limit (üst sınır) ipotekleri"nde, ipotek veren üçüncü kişinin sorumluluğunun ipotek limiti ile sınırlı olduğu–
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde, ‘takip talebi’nde, seçilen takip yolunun hataen ‘hacez yolu ile’ şeklinde belirtilmiş olması halinde, mahkemece kendiliğinden ‘icra emrinin iptaline’ karar verilmesi gerekeceği–
MK. 887 uyarınca ipotekli taşınmaz maliki üçüncü kişilere ihbar yapılmadıkça, onlar yönünden borç muaccel olmayacağından, haklarında icra takibi yapılamayacağı-
İpotekli takiplerde -ipotek ister «kesin borç ipoteği» ister «limit ipoteği» olsun alacaklının ipotek aktinde atıf yapılan «sözleşme»deki faiz oranlarına göre faiz talep edebileceği—