2918 Sayılı KTK'nun 88 ve TBK'nun 61.maddesi hükümleri uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumlu oldukları, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin davada, toplam tazminatın davacı talebi gibi davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken, davalı tarafın kusurları oranında tazminattan sorumluluklarına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Rücuan tazminat davalarında, zarar verenlerin kendi kusurları oranında sorumlu tutulmaları gerekirken, ortaklaşa ve dayanışmalı olarak zarardan sorumlu tutulmalarının usul ve yasaya aykırı olduğu- Rücuan tazminat davalarında kabul edilen tazminata ödeme gününden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği-
İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilebileceği, üçüncü kişinin, ancak kusurlu bir hareketinin varlığı halinde rücu alacağından sorumlu olacağı, öte yandan sigortalının kesinleşen meslekte kazanma gücü kaybı oranı belirlenmeden hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Mahkemece, davacı banka tarafından tazmini istenen zararın gerçekleşmesinde davacı bankanın davalı personele banka mevzuatı ile ilgili gerekli eğitimin verilmesinde, kredi sistemini kesin ve net kurallara göre belirlenmesinde ve sistemin kurulmasında müterafık kusurunun bulunup bulunmadığı ayrıca yapılan işlemlerin niteliği ve hacmi gereği davalılar yararına uygun bir miktar hakkaniyet indirimi yapılıp yapılamayacağı hususlarının tartışılarak karar verilmesi gerekeceği-
Somut olayda, dava açıldıktan sonra davalı sigorta şirketinin davacılara 38.915 TL ödeme yaptığı, davacıların da bu ödemeye istinaden sigortanın limitinin kişi başına 57.500 TL, eldeki davada toplam 115.000 TL olduğunu bildikleri halde davalarından feragat ettiği, bu durumda davacı taraf davalı sigorta şirketini kalan teminat limitinden zımnen feragat etmiş olduğu, böylelikle davacı taraf davalı sigorta şirketinin durumunu iyileştirirken diğer müteselsil borçlu olan davalının iç ve dış ilişkideki durumunu ağırlaştırdığı, o halde; mahkemece, davacıların davadan feragat etmesiyle davalı sigorta şirketinin tüm borçtan kurtulduğu anlaşıldığından, bu ibranameden ve feragatten diğer müteselsil borçlu davalının da yararlanması gerektiği hususu hüküm yerinde tartışılmadan karar verilmesinin doğru görülmediği-
11. HD. 08.09.2014 T. E: 11119, K: 13382-
Bir kısım müşterilerin hesabından zimmetine para geçiren kişi vefat ettiğinden, terekesinin zimmete geçirilen bedeli davacı bankaya aynen iade etmesi gerektiği-  Diğer davalılar da kendilerine havale edilen paraların müteveffa ile aralarındaki alacak-verecek meselesine konu şahsi paralar olduğunu ispat edemediklerinden, ispat yükünün ters çevrilerek davacı bankaya yüklenmesinin isabetsiz olduğu ve davalıların müteveffa ile birlikte iştirak halinde hareket ettiklerinden dolayı müteselsilen sorumluluklarına karar verilmesi gerektiği-
Rücuen tazminat istemine ilişkin davada, TBK. mad. 61 ve mad. 62 uyarınca zarar verenler arasında teselsülden söz edilemeyeceğinden, davalıların belirlenecek kusurları oranında ayrı ayrı sorumlu tutulacağı-
Haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat davasında, 3. kişilere karşı doğabilecek maddi ve manevi zarar, ziyandan kaynaklanan bedeller hakkında, davalı ile dava dışı yüklenici firma arasında yapılan sözleşmenin ilgili maddesi gereğince, üçüncü kişi konumundaki davacıyı bağlamayacağı-
Askerlik hizmeti sırasında verilen zarar nedeni ile müteselsil sorumlu milli savunma bakanlığı'nın ödediği tutarın, öteki sorumluya rücuuna-