TÜRK TİCARET KANUNU > - BAŞLANGIÇ > - A) Kanunun uygulama alanı > - IV – Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri > Madde 4 - 1. Genel olarak (2)
Davalı bankaya yatırılan mevduat nedeniyle ortaya çıkacak ihtilafların, mevduat sahibinin tacir sıfatını taşıyıp taşımadığına ve mevduatın vadeli olup olmadığına bakılmaksızın mutlak ticari dava olarak asliye ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiği-
İşçilik alacağı mahkeme kararı ile kesinleşmiş olduğundan ve şirketler arasında organik bağ bulunup bulunmadığı hususlarının tesbitinin 'şirketler hukukuna ilişkin bir husus olduğu' ve bu nedenle ticari dava olduğu-
Davanın, iş yeri (dükkan) satışından kaynaklanmakta olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nun 4. maddesi kapsamında ticari dava niteliğinde olduğu, bu sebeple TTK.’nun 4. ve 5. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesi görevli olup, mahkemece işin esasına girerek karar vermek gerekeceği-
Davacının şirketler ortağının muvazaalı işlemleri ile şirket mallarını kaçırdığının tespitini, muvazaalı işlemlerin iptalini, uğranılan zararın tespitini ve tazminini talep ettiği davada, İİK 270. vd. maddelerine dayalı bir talep bulunmadığından, uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’nin 4. maddesi uyarınca ticaret mahkemelerinin görevine girdiği-
Aracını davalı şirkete ait otoparka bıraktığını ancak aracın otopark içerisinden çalındığını, daha önce aracın bedeli ve uğradığı zararın tazmini için dava açtığını, bu davanın lehine sonuçlandığını, o dava tarihinden sonra doğan zararlarının hesaplanarak davalıdan tahsiline-
Taraflar arasında Çamlıca'da bulunan davalı şirkete ait bir gayrimenkulun satılması amacıyla 07.05.2013 tarihli bir sözleşme akdedildiğini, davalının satış için kendisine yetki verdiği halde bu yeri 3.şahsa sattığını, sözleşmeye aykırılık nedeniyle sözleşmenin 3. maddesinin 2. paragrafında yer alan bedelin ödenmesi için davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, takibe yapılan itirazın iptaline-