Miras bırakanın yaptığı ölüme bağlı tasarrufların (vasiyetnamelerin) her halde tenkise tabi olacağı–
Muris muvazaası nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında, murisin kendi murisinden gelen hizalı tapu kayıtlarındaki paylarını satış vaadi sözleşmesi ile davalı kardeşine sattığı, kesinleşen kadastro tespiti ile anılan payların 3402 sayılı Kanun’un 13/son maddesi hükmü de gözetilmek suretiyle davalı adına tesbit ve tescil edildiği olayda, 1.4.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçt. Bir. K.’nın uygulanmayacağı–
Muris muvazaasına ilişkin uyuşmazlıklarda, murisin asıl irade ve amacının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılmasının gerekeceği ve murisin sağlığında hak dengesini gözeten, kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçılarını kapsayacak şekilde yaptığı paylaştırmalarda mal kaçırma kastından söz edilemeyeceği-
Dava kademeli olarak açılmış ve terkin isteği yerinde görülmediği takdirde tenkis isteminde bulunulmuştur; ne var ki, yerel mahkeme, aynı davayı kabul etmesinin doğal sonucu olarak, tenkis istemini, eski Türk Kanunu Medenisi ’nin 510 ve Yeni Türk Medeni Kanunu’nun 568.maddesi çerçevesinde araştırıp değerlendirmediğinden, tenkis isteğinin hükme yeterli derecede soruşturularak hasıl olacak uygun sonuç doğrultusunda bir karar verilmesinin gerekeceği-
Ölüme bağlı tasarrufların mutlak olarak tenkise tâbi olduğu–