Trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemi- Mahkemenin bozmadan önceki kararında, davacı için 58.053,28 TL’nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmediğinden, usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak, önceki kararda hükmedilen tazminat miktarından fazlaya hükmedilemeyeceği-
Davanın, trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olduğu- Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup, red edilen tazminat yönünden her bir davacı aleyhine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Davanın, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu- Somut olayda, mahkemece desteğin araçta hatır için taşındığı kabul edilmekle birlikte bilirkişi tarafından hesaplanan tazminattan 1/3 oranında hatır taşıması indirimi, desteğin müterafik kusuru sebebi ile 1/3 oranında indirim yapılmış ise de takdir edilen indirim oranı somut olaya uygun olmadığı- Bu itibarla somut olayın özelliğine ve Dairemizin yerleşik uygulamasına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi, %20 oranında müterafik kusuru indirimi yapılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği-
Trafik kazaları nedeniyle açılacak maddi/manevi tazminat davalarında, Karayolları Genel Müdürlüğünün hukuki sorumluluğu- Hizmet kusuru- Görevli mahkeme- İdari yargı yeri- Adli yargı yeri-
Trafik kazasından kaynaklanan sürekli maluliyet tazminatı istemi-
Keşif sonrası alınan inşaat bilirkişi raporunda; "yolun astarsız, tek kat asvalt sathi kaplaması işi olarak inşa edildiği, yüksek tonajlı araçların geçişine uygun olarak imal edilmediği, bölgede bu araçların geçiş için kullanabileceği başkaca yol bulunmadığından mecburen kullanıldığı, dava konusu yolun yalnız davalı şirket tarafından kullanılmadığı, bölgede faaliyet gösteren 8-10 maden işletmesi ve davacının kamyonlarının da kullandığı" anlaşıldığından, dava konusu edilen yoldaki bozulmanın davalı şirket araçları ve başka işletmelere ait araçların da geçmesi ile oluştuğu ve bu nedenle, mahkemece zarar kapsamının belirlenip bölgeden geçen diğer araçların zarara katkısının indirim nedeni olarak gözetilmesi ve davalının sorumluluğunun olduğunun da düşünülmesi gerektiği-
Mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda, manevi tazminat yönünden faize hükmedilmemiş olup gerekçeli kararda ise manevi tazminat yönünden olay tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş olması, HMK'nın 294/3. maddesine aykırılık teşkil edeceği-
Temerrüt faizine ayrıca temerrüt faizi yürütülemeyeceği- Banka müdür ve müdür yardımcısının, dava dışı firmalara usulsüz kredi kullandırmaları nedeniyle tahsil edilemeyen krediler nedeniyle oluşan zarar, dava dilekçesinde ana paranın dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsili şeklinde talep edilmiş olduğundan, faize faiz yürütülmesine neden olacak şekilde asıl alacak miktarına işlemiş faiz miktarı eklenerek ulaşılan toplam miktara dava tarihinden itibaren yeniden faiz yürütülmesine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Ölümlü trafik kazasından kaynaklı davada, davacıların destekten yoksunluk ve manevi zararlarının olabileceğinin kuvvetle muhtemel olduğu- Haksız fiil (ölüm) tarihi itibarıyla davacıların maddi (destek) ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiş olduğu- Davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmayacağı, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava açan davacının ihtiyati haciz talebinin kabulü gerektiği-
Tacirler arası haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin davanın asliye ticaret mahkemesinde görülüp çözülmesi gerektiği-