“Takip konusu senetlerin/çeklerin kambiyo senedi niteliğinde bulunmadığı” ya da “alacaklının bu senetlere/çeklere dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı” saptansa dahi, takip borçlusunun borcu kabul edip ödeme iddiasında bulunması (yani; takip konusu borcu kısmen ya da tamamen ödemiş olduğunu belirtmiş olması) halinde, icra mahkemesince -İİK.170/a-II uyarınca- “takibin iptaline” karar verilemeyeceği-
“Keşidecinin protesto edilmemiş olması nedeniyle lehtar hakkında takip yapılamayacağı”na ilişkin –İİK. m. 170/a maddesine dayalı- şikayet hakkında HMUK.'nun 409/5. (şimdi; HMK.’nun 150.) maddesinin uygulanarak, tarafların duruşmaya gitmemeleri halinde “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilemeyeceği-
İcra mahkemesince, İİK.l70/a uyarınca; keşide yeri olarak bonoda gösterilmiş olan yerin “idari birim” niteliğinde olup olmadığının doğrudan doğruya araştırılması gerekeceği; ”idari birim”den maksadın 'il','ilçe','bucak' ve ‘köy’ tüzel kişileri olduğu-
İİK. m. 170/a maddesine dayalı şikayet sonucunda, icra mahkemesince “nisbi” değil, “maktu” vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Senette birden fazla vâdenin yazılı olması (çift vâde bulunması) halinde, senedin «bono» sayılamayacağı-
İİK’nun 19/III gereğince; bir müddetin sonuncu gününün resmi tatil gününe rastlaması halinde, müddetin tatili takip eden günde biteceği—
“Ödemeden men talimatı”nın, alacaklının takip yapmasını engellemeyeceği-
Çek üzerine (arkasına) yazılan «teminat çekidir (senedidir) sözcüklerinin «tek başına» çekin kambiyo senedi niteliğine etkili olmayacağı—