HMK. mad. 20 uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olduğundan, davalılar yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davacı avukatın davalıya vekaleten sulh hukuk mahkemesinin D.İş, asliye hukuk mahkemesinin ve idare mahkemesinin dava dosyalarını yürüttüğü dosya kapsamından anlaşılmakta olup, davacı avukat tarafından davalıya vekaleten asliye hukuk mahkemesinde açtığı tazminat davası, aynı mahkemenin bir başka dosyasıyla birleştirilmiş, birleşen davaların da konusu itibariyle idari yargının alanına girdiği gerekçesiyle görev noktasından reddine karar verilmiş, bu kez aynı konuda idare mahkemesinin dava açılmış olup bu davalar birbirinin devamı niteliğinde olduğundan, asliye hukuk mahkemesinde açılan davayla idare mahkemesinde açılan dava için tek bir vekalet ücreti hesaplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Değeri parayla ölçülebilen dava ve işlerde, asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla, ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin "yüzde onu" ile "yüzde yirmisi" arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirleneceği düzenlenmiş olduğundan, davacı avukatın harcadığı emek ve mesai dikkate alındığında, anılan yasal hüküm gereğince "%10" oranıyla vekalet ücretinin hesaplanması gerekirken, mahkemenin, yanlış değerlendirmeyle "%15 oranı"yla hesaplama yaparak vekalet ücretine hükmetmesinin isabetsiz olduğu-
Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan, hüküm altına alınması gerekli avukatlık ücretinin maktu olması gerektiği-
İş Kanunu gereğince alt işverenin çalıştırdığı işçiye ödenen kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti tutarının, rücuen tahsili istemine ilişkin davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunan ve dava lehine sonuçlanan taraf yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
İtirazın kaldırılması ve tahliye isteminin, genel mahkemede görülen müstakil bir dava olmadığı- İcra takibine, borçlu vekili ile itiraz etmişse, itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesinde açılan dava nedeniyle, dava dilekçesi ve duruşma günü de vekile tebliğ edileceği, usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermezse veya gelmezse de kendisini vekil ile temsil ettiren taraf lehine davada kısmen dahi haklı olması durumunda vekalet ücreti takdir edileceği, mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen, icra dosyasında vekili aracılığıyla borca itiraz eden ve yasal zorunluluk nedeniyle de dava dilekçesi ve duruşma günü vekiline tebliğ edilen davalı lehine vekalet ücretine karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-
Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemleri, "değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türleri"nden  olmadığından, haksız azledilen avukatın akdi vekalet ücretinin, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde düzenlenen "maktu" vekalet ücretine göre belirlenmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davaları-
Boşanma davası içinde istenen boşanmanın feri ( eki ) niteliğindeki nafaka ve tazminat taleplerinin kabul veya ret durumuyla boşanmaya neden olan olaylardaki tarafların kusur dağılım ve derecesi vekalet ücretine esas alınamayacağı-
Davacı-avukatın iddia ettiği vekalet ücreti alacağının varlığı ve miktarı ancak yargılama sonunda belirlenebileceğinden, vadesi gelmiş bir borçtan söz edilemeyeceği, ihtiyatı haciz kararı verilebilmesi için gerekli yasal şartların oluştuğu da ispat edilmediğinden ve itiharla ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluştuğundan söz edilemeyeceğinden, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki tespit davası-