Satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmemesi halinde, icra müdürünün sıra cetveli yapmak zorunda olduğu (İİK. mad. 100; 140)- Şikayet eden üçüncü kişinin, icra dosyasının tarafı olmasa da, haciz alacaklısı olması nedeniyle sıra cetveli düzenlenmesini talep etmekte hukuki yararı olduğu ve bu konudaki şikayette de aktif husumet ehliyetinin bulunduğu-
Tasarrufun iptali davasında konulan ihtiyati haciz sahibi alacaklının sıra cetveline dahil edilmesi ve ihtiyati haczi eğer kesinleşmemişse, hak sahibi olması halinde kendisine ayrılan payın ödenmeden depo edilmesi; ihtiyati haczin kesinleşmesinin, sonucuna bağlandığı davanın veya şikayetin akibetine göre, ihtiyati haciz kesinleşirse depo edilen tutarın bu alacaklıya ödenmesi; bu dava veya şikayetin reddedilmesi halinde ise sıra cetvelindeki diğer hak sahiplerine ödenmesi gerektiği- İhtiyati tedbir kararının kesinleşmesi ya da paraya çevrilmesi mümkün olmadığından, ihtiyati tedbir kararlarının sıra cetveline giremeyecekleri-
Üzerinde başkaca hacizlerin de bulunduğu aracın ihalesinin kesinleştiği ve satış bedelinin, araç üzerindeki rehin ve haciz alacaklarının tamamını karşılamadığı anlaşıldığından, şikayetçi, kendi alacağının öncelikli olduğunu ileri sürdüğüne göre, bu iddianın yapılacak sıra cetvelinde tartışılması mümkün olacağından sıra cetveli yapılması ve bu şekilde şikayetçiye itirazlarını ileri sürme imkanı verilmesi gerekeceği-
Şikayetçi vekilinin icra mahkemesine başvurusu, "satılan menkuller üzerinde rehin hakları olduğu ve satış bedelinin öncelikle dosyalarına gönderilmesi" yönünde olduğundan, mahkemece; icra müdürlüğünce sıra cetveli düzenlenmesi gerektiğine karar verilmesi gerekeceği (İİK. mad. 100, 140; HMK. mad. 33)-
Satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmemesi halinde, icra müdürünün sıra cetveli yapmak zorunda olduğu (İİK. mad. 100; 140)-
Alacaklı tarafından, borçlunun murisinden intikal edecek taşınmaz hissesinin 06.08.2012 tarihinde haczedildiği, 13.07.2012 tarihli Valilik yazısı ile, taşınmazın kamulaştırma bedeli ödeneğinin geldiği, Vergi Dairesi'nin vergi borcundan kaynaklanan 6183 s. K. kapsamında kamu alacağının bulunduğu, bu nedenle 6183 s. K. mad. 21 gereğince garameten hesaplama yapılarak kamulaştırma bedelinin ödeme yer ve miktarlarının bildirilmesinin istendiği, icra müdürlüğünce, üçüncü kişinin haczinin paraya çevrilmeden sonra olması sebebiyle ilk hacze iştirak etmesinin mümkün olmadığı ve dolayısıyla satış bedelinin aralarında garamaten paylaştırılamayacağı gerekçesiyle talebi reddedilmişse de, icra müdürlüğünce, birden fazla alacaklı bulunduğu ve kamulaştırma bedelinin alacakları karşılamadığı gözönüne alınarak, öncelikle sıra cetveli yapılıp alacaklılara itirazlarını ileri sürme imkanı tanınması gerektiği-
Kesinleşen ilk ihtiyati haciz şikayetçinin ihtiyati haczi olmakla, mahkemece şikayet olunan alacaklıların alacaklarının İİK'nın 100. maddesinde sayılan koşulları taşıyıp taşımadığının gözetilmesi gerekli olup; ilama dayalı bu alacak, dava tarihi itibariyle İİK'nın 100/2. maddesindeki koşulları taşıdığından, haczi ilk olarak kesinleşen şikayetçi alacağına iştiraki sağlanacak şekilde şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Satılığa çıkarılan taşınmaz üzerinde hakkı olan alacaklının artırmaya iştiraki halinde, ayrıca pey akçesi ve teminat aranmadan ihaleye katılabileceği, bu hakkın engellenmesinin ihaleyi usulsüz hale getireceği-
Haciz tarihine ilişkin olarak tapuya şerh verilme tarihlerinin sıra cetvelinde esas alınması doğru ise de, ayrıca şikayetçi ile şikayet olunanın dosyalarındaki ihtiyati haciz, kesin haciz ve takibin kesinleşmesi tarihleri ile şikayet olunanın alacağının itirazın iptali davasına konu edilmiş olması ve şikayetçinin birinci sırada yer almayı talep etmesi karşısında İİK. mad. 268 ve 100'üncü maddelerindeki şartların bulunup bulunmadığının değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-
Satışa konu gayrimenkulün tapu kaydında … İş Mahkemesince konulmuş ihtiyati tedbir şerhleri olduğu görüldüğünden, ihtiyati tedbirlerin devam edip etmediğinin İİK nun 100.maddesi kapsamında bildirilmesi için anılan mahkemeye yazı yazıldığı, İş Mahkemesince verilen yanıtta istenilen hususlara cevap verilmediği anlaşıldığından, İş Mahkemesi tarafından konulan söz konusu ihtiyati tedbirlerin devam edip etmediği ve satışa engel olup olmadığına ilişkin yazılan yazı cevabı beklenmeden ihalenin yapılmasının isabetsiz olduğu-