Mahkemece yapılması gereken işin, ödeme süresinin geçmesi ile kesin haciz isteme hakkının geldiği tarihte ihtiyati haczin kesin (icrai) hacze dönüşeceğine dair İİK.’ nun 264. maddesindeki ilke göz önünde tutularak, adı geçenin ihtiyati haczinin kesinleşme tarihinin tespit edilmesi ve aynı yasanın 20. maddesi de dikkate alınarak, alacaklıların kesin haciz ve ihtiyati haciz kesinleşme tarihleri bakımından önceliklerinin belirlenmesi suretiyle bir karar verilmesinden ibaret olduğu-
Borçlunun çalıştığı kurumdan ileride emekli olması halinde alacağı emekli ikramiyesine (kıdem tazminatına) haciz konması yönündeki işlem yerinde olup, mahkemenin bu haczin kaldırılmasına yönelik kararının hatalı olduğu- Belediye Mali Hizmetler Müdürlüğünün yazısına göre, borçlunun emekliye ayrıldığı, şikayetçinin aynı borçlu hakkında başlattığı takipte aynı alacak hakkı üzerine haciz şerhinin işlendiği ve söz konusu alacak tutarının icra müdürlüğü veznesine intikal ettiği gözetildiğinde, sıra cetvelinin yapılması zorunlu olduğu, bu durumda sadece sıra cetveli yapılması yönünde karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği-
Döner sermaye alacağı, ücret olarak kabul edilemeyeceğinden bu alacağın haczi işleminde İİK.nun 83.maddesi uygulanamayacağı ve tamamının haczi için icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılmasını gerektirdiği- 
Avukatın, sözleşme ile kararlaştırılan ve hakim tarafından takdir olunan ücretinden dolayı, kendi çalışması sonucunda müvekkilinin muhafaza ettiği ve kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde diğer alacaklılara nazaran rüçhan hakkına haiz olduğu- Vekalet ücreti alacağına ilişkin mahkeme ilamını şikayet olunanlardan sonra takibe koyan şikayetçi avukatın, icra dosyasındaki nispi vekalet ücreti verildikten sonra artan paranın sıra cetvelinde yer alan diğer alacaklılara haciz tarihleri ve şikayetçi açısından İİK.’nun 100. maddesi koşulları gözetilerek dağıtım yapılması gerekeceği-
Kamu haczinin davacının haczinden önce konulduğunun anlaşılması halinde dava tarihi ne olursa olsun, şikayetçinin kamu haczine iştirak edemeyeceği, şikayetçi haczinin kamu haczinden önce olması halinde ise, 6183 Sayılı Kanunun 21. maddesi uyarınca kamu haczinin şikayetçi haczine iştirakinin mümkün olduğu ve kamu haczinin anılan madde hükmüne göre kendinden önceki hacizlerle garameye gireceği-
Şikâyet olunanın takip dayanağının kambiyo senedi olup, İcra ve İflâs Kanunu'nun 100’ üncü maddesinde sayılan belgelerden olmadığı, bu nedenle sıra cetvelinde bu alacağa pay ayrılamayacağı, icra mahkemesince şikayetin kabulü ile sıra cetvelinde hukuka uygun olmayan kısımları göstererek, sıra cetvelinin iptaline ve yeniden sıra cetveli düzenlenmesine karar verilmesi gerekeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile girişilen takiplerde konulan ihtiyati hacizlerin 10 günlük ödeme süresinin dolması ile icrai (kesin) hacze dönüşeceği ilkesinin gözden kaçırılarak bu sürenin şikayet için belirlenen 5 gün olarak dikkate alınamayacağı-
Rehin açığı belgesinin İİK’nun 100/4 üncü madde ve bendindeki belgelerden sayılması doğru ise de, bu belge borçlunun aczini mutlak şekilde göstermediğinden, aynı hükümde aciz vesikası için kabul edilmiş düzenlemeden farklı olarak, belgenin alındığı takibin değil, belgenin düzenlendiği tarihin dikkate alınması gerekeceği-
Davacı ile davalının icra takipleri aynı gün kesinleşmiş olması halinde, İİK mad. 100'deki koşulların mahkemece değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesinin gerekeceği-
İhtiyaten haczedilen malların ihtiyati haciz kararı kesin hacze dönüşmeden diğer bir alacaklı tarafından haczedilirse ihtiyati haciz alacaklısının İİK’nun 100. maddesindeki koşulların varlığı halinde bu hacze muvakkaten iştirak edebileceği, ihtiyati haciz uygulaması, davalı alacaklının takip dosyalarından önce olsa da bu hacizlerin kesin haciz olduğu, davacının icra takibinin dayanağı olan kambiyo senedinin İİK’nun 100. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı, bu nedenle garameten paylaştırmaya katılamayacağı-