İlama aykırılık şikayetlerinde mahkemece yapılacak işin, şayet fazla talep edildiği tespit edilen alacak kalemi var ise İİK'nın 17. maddesinin 1. fıkrası gereği icra emrini düzeltmek olduğu-
Şikayetçinin haczinin bulunmadığı menkul yönünden sıra cetvelinin iptalini isteme yetkisinin bulunmadığı- İİK. 142/'de yer alan "alakadarlar" ifadesinin, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olan ve pay ayrılan alacaklıları ifade ettiği- Sıra cetveline karşı şikayet ya da itirazda bulunma hakkının takip alacaklı tanınmış ise de, her alacaklının bu hakka haiz olmadığı-
İpotek aktinde yer alan, ipoteğin nakdi ve gayri nakdi diğer tüm kredi sözleşmelerinden kaynaklanan, doğmuş ve doğacak tüm alacakların teminatı olmak üzere tesis edildiğine ilişkin kayıtların tüketici olan borçlu yönünden yazılmamış sayılacağı- Sıra cetveline ilişkin şikayetlerde, alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğinin saptanması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarının gösterilmesi, bu çerçevede işlem yapılması için, icra mahkemesince, icra müdürüne (İİK'nın 17. maddesine kıyasen) talimat vermesi gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında gerekçe tekrar edilmeden sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinilmesi ve eda hükmü kurulmaması gerektiği-
Hüküm fıkrasının hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması gerektiği-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, ödenen tahsil harcının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle açtığı davanın, 'adli yargı yerinde' çözümlenmesi gerektiği-
İcra takibi sırasında davacıdan tahsil edilen cezaevi yapı harcının iadesi istemine ilişkin davanın 'adli yargı yerinde' görülmesi gerektiği-
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde, alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğinin saptanması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarının gösterilmesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat verilmesi gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında gerekçe tekrar edilmeden sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinilmesi ve eda hüküm kurulmaması gerektiği- Şikayetçi "yalnızca yapılan sıra cetvelinde garameye dahil edilmeyi" talep etmiş olduğu halde, mahkemece talep aşılmak suretiyle ve temyiz eden şikayet olunan aleyhine, bedelden pay alamayacağı şekilde garameden çıkarılması suretiyle, hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Davalının alacağının hem sırasına hem de esasına itiraz edilmesi halinde, mahkemece öncelikle sıraya ilişkin itirazın incelenmesi, sonucuna göre esasa ilişkin itirazın incelenmesine geçilmesi gerektiği- Kambiyo takiplerinde itiraz süresi 5 gün ise de ödeme süresi 10 gün olduğundan takibin bu 10 gün geçikten sonra kesinleştiği- Davalının alacaklısı olduğu takip kapsamında ihtiyati haciz konulduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan bu takipte kesinleşme süresinin 10 gün olduğu- Davacının alacaklısı olduğu takipte ise ihtiyati haciz tarihinde konulduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, genel haciz yolu ile yapılan bu takipte kesinleşme süresinin 7 gün olduğu ve davalı haczinden önceki tarihte kesinleştiğinden cetvelde 1. sırada yer alması gerektiği- Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında, davanın kabulü halinde kıyasen uygulanması gereken İİK. mad. 235/3 uyarınca, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi, sıranın değiştirilmesine ya da iptaline ya da sıra cetvelinin iptaline karar verilmemesi gerektiği- Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hükmün, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğuracağı ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulması gerektiği-
12. HD. 17.12.2018 T. E: 15571, K: 13565-
12. HD. 12.12.2018 T. E: 11041, K: 13392-