Tanzim yeri (kent, ilçe, bucak, köy olarak "idari birim" şeklinde) gösterilmeyen bonoların kambiyo niteliğini yitireceğinden, borçlunun şikayetinin kabul edilerek, yapılmış olan takibin İİK. 170/a uyarınca iptali gerekeceği-
Vekilin, kendisine verilen vekaletnamede açıkça çek düzenlemesi konusunda açıkça yetki verilmedikçe, vekalet veren adına çek düzenleyemeyeceği –Vekilin, çeki asil adına imzalarken çek üzerine “vekaleten” ibaresi yazmak zorunda olmadığı-
"Hangi ilişkinin teminatı olduğu" yazılı bir belge ile kanıtlanmadığı sürece, senet metninde yer alan "bedeli teminat ahz olunmuştur" sözcükleri tek başına "bononun kayıtsız ve şartsız belli bir bedelin ödenmesi vaadini içermediğini" göstermez-
Çekin kambiyo senedi niteliğini taşıyabilmesi için "keşide yeri" unsurunu ihtiva etmesi, keşide yerinin de idari birim adı olarak gösterilmesi gerektiğinden keşide yeri "Karamürsel" olarak yazılmış olan senedin "çek" sayılacağı-
Bir senedin bono vasfını kazanabilmesi için ‘bono’ veya emre muharrer senet kelimelerini, senet başka bir dilde yazılmışsa o dilde ‘bono’ karşılığı olan kelimeyi içermesi gerekeceği, şikâyet konusu senet ‘ muharrer senet ‘ ifadesi içeriyorsa da ‘emre ‘ kelimesi içermediğinden bono vasfını taşımayacağı-
TTK’nun 778. maddesinde, aynı kanunun 673. maddesine yollama yapılmamış olduğundan, bu madde hükmünün bonolar hakkında uygulanmayacağı; bir kimsenin poliçede olduğu gibi, kendi emrine bono tanzim edemeyeceği, yani bonoyu tanzim edenin, kendisini lehtar göstererek bono düzenleyemeyeceği-