Davalı borçlu gönderilen ödeme emrine yasal süresinde itiraz etmediğinden takip İİK.nun 269/a maddesi gereğince kesinleşmiş ve bu durumda davalı borçlu yazılı kira aktinin varlığını ve kira borcunu kabul etmiş olup, borçlu kira bedelini ödediğini kanıtlamakla yükümlü olduğu-
Mahkemece taleple bağlı kalınarak davalının tahliyesi istenilen adresten tahliyesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava dışı adresten tahliyesine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Otuz günlük ödeme süresi dolmadan alacaklı-kiralayanın icra mahkemesine başvurup “tahliye” isteminde bulunamayacağı-
"Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adresi ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır" bu düzenleme uyarınca davalının adres kayıt sistemindeki adresi araştırılması, tespit edildiği takdirde Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinde 6099 sayılı yasa ile yapılan değişiklik de göz önünde bulundurularak hükmün öncelikle bu adreste olağan usulle tebliği sağlanması, tespit edilemediği takdirde ise Yasa maddesinde belirtildiği şekilde işlem yapılıp taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekeceği-
Kiralanan taşınmazların tahliyesine ilişkin davaların, icra mahkemesince duruşma açılarak çözümlenmesi gerekeceği-
Davalının tahliyesine karar verilmiş ise de, esasen yargılama sırasında davalı ağır hapis cezasına mahkum edildiği, halen cezaevinde bulunduğu, yargılama sırasında davalı borçluya vasi tayin edildiği, dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliğine karar verildiği ancak vasiye duruşma gününün tebliğ edilmemiş olduğu anlaşıldığından öncelikle vasiye davanın bildirilmesi ve vasi huzurunda davaya devam edilmesi gerekeceği-