Mülkiyeti kadına ait olan evde oturulurken, aralarında anlaşmazlık çıkması üzerine oradan ayrılıp başka bir ev hazırlayarak karısını oraya çağıran kocanın bu tutumunda “dürüstlük kuralları”na (MK.2) aykırılık bulunmadığı–
Borçlu şirketin, "sermaye arttırımı" gerekçesiyle pay senedi çıkararak para toplandıktan sonra konkordato talep etmesinin iyiniyetle bağdaşmayacağı-
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi uyarınca kendisine temlik edilen taşınmazı, bakma yükümlülüğünü yerine getirmeden (ve getirmemek düşüncesiyle) karısına bağışlayan bakım borçlusunun bu davranışının hakkın kötüye kullanılması teşkil edeceği ve bu durumda karısının iyiniyetli sayılamayacağı (MK. 1023 hükmünden yararlanamayacağı)-
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin «şekline uygun olarak yapılmamış olması» nedeniyle geçersiz olduğunun, ölmüş olan bakım alacaklısının mirasçıları tarafından, bakım borcunun yerine getirmiş olan-bakım borçlusuna karşı ileri sürülmesinin “dürüstlük kuralları”na (MK. 2) aykırı olacağı–
Karısına hakaret ve müessir fiilden giydiği hüküm kesinleştikten hemen –bir ay– sonra, karısını eve davet eden kocanın bu davranışının “iyiniyet kuralları” (MK.2) ile bağdaşmayacağı–
Hiç kimse kendi yararına dava açmaya zorlanamayacağına (HUMK. 79) göre, “bir kimsenin dava hakkını kullanmaması” şeklindeki olumsuz davranışının, hakkın kötüye kullanılması" (MK.2) olarak nitelendirilemeyeceği–
“Hakkın kötüye kullanılması” niteliğini taşıyan rekabetin “haksız” sayılıp himaye edilemeyeceği–
Evlenirken sezgin fakat ergin olmayan kocanın karısına yaptığı bağışın, onbir yıl sonra geçersizliğinin koca tarafından ileri sürülmesinin iyiniyet kurallarına aykırı sayılacağı–