Ortaklığın giderilmesi davalarında ortaklığın satış yoluyla giderilmesi söz konusu ise davaya konu olan taşınmazların üzerlerindeki muhtesat (bütünleyici parça) ile birlikte satım işlemine konu olması ve muhtesat taşınmazın değerinde artış sağlıyorsa; bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle taşınmazın ve muhtesatın değerlerinin ayrı ayrı tespit edilmesinin gerekeceği-
Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine uygun olarak, üzerinde kat mülkiyetine elverişli yapı bulunan ortak taşınmazda kat mülkiyetine geçilebilmesi için, üzerindeki yapının mimari projesine uygun biçimde tamamlanmış ya da projesi olmamakla birlikte fiili durumuna göre çizdirilmiş imara ve fenne uygunluğu ilgili makamca onaylanmış projesinin olması, bağımsız bölümlerinin başlı başına kullanmaya elverişli bulunması (M.1), yapının tününün kargir olması (M.50/2) ve her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşmesi, ayrıca 12. maddede yazılı belgelerin (belediyeden onaylı proje ve yapı kullanma belgesi ile yönetim planı) tamamlattırılmasıyla, anılan Yasanın 10. maddesinin son fıkrası hükmünce taşınmazda kat mülkiyetine geçilebilecek ve açılan davada ortaklımın bu yolda giderilmesine karar verilebileceği-
İmar uygulaması sonucu paylı olarak tescil edilen taşınmaza ait imar işleminin yürürlüğü durdurulduğu için ortada imar parseli kalmayacağından paydaşlığın giderilmesi davası da konusuz kalacağından idari yargıda açılan davanın sonucunun beklenmesinin gerekeceği-
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişilerin ek raporunda kök muris A.'den gelen 24 miras payının intikallerinden söz edilmiş, ancak tevzi tablosundaki hata ile davalı N.'e verilen pay eksik hesaplanmıştır. Oysa davalı N. kendisine ait 1 payla birlikte babası A.'ten gelen 2 pay ve 4 kardeşten aldığı birer payki toplam 7 payın, davacı V. ise kök murisi A.'den gelen 1 payın elbirliği mülkiyetine göre sahibi olduğundan satış bedelinin dağıtılmasında bu payların gözetilmesi gerekmekte iken, bilirkişilerin ek raporlarında hatalı olarak belirledikleri davacı için 1/6, davalı için 5/6 oranının gözetilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulmasının gerekeceği-
Ortaklığın giderilmesi davasında paydaşlara, duruşma gün ve saatini bildiren davetiye açık adres bilgileri konusunda yeterli araştırma yapılmaksızın ilanen tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkili sağlanmış olup, savunma hakkı ile sıkı sıkıya ilişkili olan adres araştırmasının sınırlı tutulmasının hakkın kısıtlanmasına yol açacağı kuşkusuz bulunduğundan; paydaşların adres araştırmasının PTT, Belediye, Nüfus müdürlüğü, Tapu, Vergi dairesi ve Askerlik şubesi gibi kurumlardan sorularak yapılmasının gerekeceği-
Tevhit işleminin imar gibi kamusal bir tasarrufu gerektirmediğinden idari yargı denetimine tabi olmadığı-
Ortaklığın giderilmesi davalarında verilecek karar taraflar için benzer sonuçlar doğuracağından yargılama giderlerinin payları oranında ortaklara yükletilmesinin gerekeceği-
Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün (konumu, yüzölçümü, kullanım amacı ve eklentileri yerinde incelenip irdelenerek) değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her bir paydaşa birer bağımsız bölüm özgülenmesi, yönetim planı gibi belgeleri paydaşların (tanınan süreye rağmen) imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle tahkikatın ikmal edilmesinden sonra kat mülkiyetine geçiş yoluyla ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması halinde ancak satışa karar verilmesinin gerekeceği-