Ortaklığın giderilmesi davalarında davacı tarafın yanında davalıların da menfaati olduğundan anılan dava, iki taraflı dava olarak kabul edildiği, bu bağlamda bu davaların niteliği gereği davacı; dava açtıktan sonra davadan feragat etse, davayı takip etmese bile diğer davalılardan birisi dahi davaya devam edeceğini bildirdiği takdirde mahkeme tarafından davaya devam edilmesi gerektiği- Tapu kaydında çok fazla hissedar olduğu ve tapu kayıtlarında bu kişilerin adreslerinin tümünün bulunmadığı durumlarda davacı tarafa dava dilekçesinde hissedar olan tüm davalıların adreslerini gösterme yükümlülüğünün yükletilmesinin ağır sonuçlar doğurabileceği, özellikle taşınmazlardaki hissedarlığın yapılan imar sonucu oluştuğu bazı durumlarda ise hissedarların, birbirlerini tanımadığı ve sadece tapu kaydından birbirlerinin adı ve soyadını öğrendiği, öte yandan ortaklığın giderilmesi davasında mahkemenin dava konusu tapu kaydında görülen hissedarların adreslerini çeşitli kurumlardan araştırabileceği hususunun ise tartışmasız olduğu-Ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin davada, dava dilekçesinde bulunması zorunlu unsurlardan olan dahili davalıların adres bilgilerinin, verilen kesin süreye rağmen tamamlanamaması gerekçesiyle davanın açılamamış sayılmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplandığı- Erişim hakkı ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunduğu, bu kapsamda kararın gönderildiği yargı mercilerince yapılması gereken iş, yeniden yargılama işlemlerini başlatmak ve Anayasa Mahkemesini ihlal sonucuna ulaştıran nedenleri gideren, ihlal kararında belirtilen ilkelere uygun yeni bir karar verilmesi gerektiği-
Mirasta iadenin konusu bakımından, genel olarak üç şart arandığı; birincisinin karşılıksız bir kazandırıcı işlem bulunması, ikincisinin bu işlemin miras bırakan tarafından ve miras bırakanın malvarlığından yapılmış olması ve sonuçlarının miras bırakanın sağlığında meydana gelmiş olması, üçüncüsünün ise karşılıksız kazandırıcı işlemin mirasçının miras hakkına mahsuben yapılmış olması olduğu- Davalının kendisine verilen para ile muris yararına ve hayrına bir kısım harcamalar yaptığı tanık beyanları ile anlaşıldığı, mahkemece yapılması gerekenin; miktar olarak davalının da kabulünde olan 30.000 Euro’dan tanık beyanlarında belirtilen imalatların yapım bedeli uzman bilirkişiye hesaplattırılarak bu miktarın muris tarafından verilen paradan mahsubu ile kalan kısmın denkleştirilmesine karar verilmesi gerektiği-
Ortaklığın giderilmesi davasında, mahkemece dava konusu taşınmazın satısı sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi bilirkişi raporunda belirlenen oranlar esas alınarak, muhdesata isabet eden kısmin muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılması şeklinde hüküm kurulması gerekirken tespit hükmü ile yetinilmesi ve infazı kabil bir karar oluşturulmamasının hatalı olduğu-
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer almasının zorunlu olduğu-Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekeceği-
İcra ve İflas Kanununun 121’nci maddesi uyarınca paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarının, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardan olduğu-
İİK. m. 121 uyarınca alınan ortaklığın giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardan olduğu-
Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerindeki eski ev ve ahır bakımından öncelikle tüm tarafların muhdesat iddiasını kabul edip etmediklerine dair beyanlarının tespit edilmesi, muhdesat konusunda ihtilaf bulunduğunda muhdesat iddiasında bulunan tapu kayıt maliki ... mirasçılarına “Muhdesatın aidiyeti” konusunda dava açmak üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi, açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, tüm tarafların muhdesat iddiasını kabul etmesi veya muhdesatın aidiyeti davası açılıp da muhdesatın ...’a aidiyetine karar verilmesi halinde; muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşın mirasçılarına, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması ve dağıtım oranlarının hükümde açıkça gösterilmesi; mahkemece verilen süre içerisinde dava açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekeceği-
Mahkemece, öncelikle tüm tarafların muhdesat iddasını kabul edip etmediklerine dair beyanlarının tespit edilmesi, muhdesat konusunda ihtilaf bulunduğunda muhdesat iddiasında bulunan davalı ...’a muhdesatın aidiyeti konusunda dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi, açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, tüm tarafların muhdesat iddiasını kabul etmesi veya muhdesatın aidiyeti davası açılıp da muhdesatın davalı ...’a aidiyetine karar verilmesi halinde; bilirkişiden rapor alınmak suretiyle satış bedelinden ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenerek, muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması ve dağıtım oranlarının hükümde açıkça gösterilmesi; mahkemece verilen süre içerisinde dava açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuşçasına davaya devam edilmesi gerekeceği-
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının, satış bedeli, harç ve yargılama giderlerinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekeceği- Mahkemece ortaklığın giderilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte ortaklığın satış suretiyle giderilmesi nedeniyle elde edilecek satış bedelinin dağıtımına ve harcın satış bedeli üzerinden %0 11,38 oranında alınacağına ilişkin maddelere hüküm sonucunda yer verilmemesi doğru görülmemiş ise de; bu hususun kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği-