İcra takibindeki temerrüde esas alınan ödeme emri kiralananın bulunduğu adreste davalı kiracıya 21. maddeye göre tebliğ edildiği halde farklı adrese gönderilen dava dilekçesi tebliğ edilemeden çıkış merciine iade edilmesi üzerine, ödeme emri tebliğinin yapıldığı adreste 35. maddeye göre tebliğ edildiği, davalının mernis sistemine kayıtlı adresinin mahkemece araştırılmadığı, 6099 Sayılı Kanun ile değişik 7201 Sayılı Tebligat Kanunu gereğince davalının mernis adresi araştırılarak tespit edilen mernis adresine tebliğ yapılmak suretiyle, davalının belirlenen adreste bulunmaması halinde dava dilekçesi tebliğ belgesi muhtara bırakılmak ve buna ilişkin 2 nolu ihbarname davalının adresine asılmak suretiyle tebligat işleminin tamamlanması gerekirken, bu yola gidilmeden Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre davalıya tebligat işleminin yapılmasının usulsüz olduğu-
Davalılara dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği-
Dava dilekçesinin, Tebligat Kanununda değişiklik yapan 6099 Sayılı Kanunun nazara alınarak davalıya tebliğ edilmesi gerektiği-
Davalının temyiz dilekçesinde bildirdiği adresin farklı olduğu ve yanlış adrese tebligat yapıldığı anlaşıldığından muhatabın yurt dışında yaşadığı adrese tebligat çıkarılması gerektiği-
Davalılardan birinin mirasçılık belgesinde belirtilen adresine dava dilekçesi ve duruşma günü tebliği için çıkarılan davetiyenin adresin hane numarası olmadığı, muhatabın ismen tanınmadığı belirtilerek bila tebliğ iade edilmesi üzerine adı geçenin yerleşim yeri adresi araştırılmaksızın mirasçılık belgesinde belirtilen yetersiz adresine TK. mad. 35 uyarınca yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Y.li adres araştırması yapılmadığından ve askı ilan tutanaklarına dosya içerisinde rastlanamadığından tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
İflas ödeme emrinin Tebligat yasası 35'inci maddeye göre tebliğ edildiği, tebligat yapılan adresin kooperatifin adresi olmadığı, kooperatif yönetim kurulunun kararı ile adres değişikliği yapıldığı ve değişikliğin de Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği bilindiğinden iflas ödeme emrinin davalıya usulüne uygun tebliğ edilmediği ve takibin kesinleşmediği-
Usulünce tebliğ edilen depo emrindeki karara uyulmadığından taraflar arasındaki iflas davasının kabulüne karar verileceği- Türkiye ile Almanya arasında muafiyet sözleşmesi bulunduğundan Alman uyruklu davacı şirketin teminattan muaf olduğu-
Tebligatın borçlunun daha önce kendisine tebligat yapılan ipotek akit tablosundaki adresine gönderilmesi istenmiş olup; bu adrese gönderilen tebligatın iadesi üzerine icra dairesince Tebligat Kanunu’nun 35.maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usule uygun olduğu-
Borçlunun tespit edilen adresine tebligatın gönderilmesi gerekirken belirlenen adresin üzerinin karalanması suretiyle tebligat evrakının tahrif edilmesi ve ticaret sicilindeki adrese TK.nun 35.maddesine göre tebligat yapılmasının usulsüz olduğu-
Usulüne uygun biçimde tutulan haciz tutanağının yetersizliği ya da geçersizliği olgusunun, ayrıca ilgilisince icra hakimliği önünde itiraz ve şikayete konu edilmemişken; tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece konunun res'en ele alınıp tartışılamayacağı- “Borçlunun menkul malı bulunmadığı” yönünde açıklama içeren haciz tutanağının “geçici aciz belgesi” niteliğinde olduğu ve borçlunun aciz halinin gerçekleşmiş olduğu-