Asıl işveren - alt işveren ilişkisinin varlığından söz edebilmek için iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan iş kapsamında çalıştırılması ve tarafların muvazaalı bir ilişki içine girmemeleri gerektiği- Davacı dava dilekçesinde "davalının işçisi olduğunu iddia ederek dava açmış ve davalının savunmasındaki açıklamalar üzerine verdiği dilekçede acenteyi devralan kişiyi tanımadığını, muhatap olmadığını feshinde davalı ... tarafından yapıldığını" iddia ettiğinden, mahkemece, davanın aydınlatılması ilkesi uyarınca davalı avukatının dilekçesinde sözü edilen acente sözleşmesi, varsa işyeri devrine ilişkin belgeler getirtilmeden davacının iş akdinin acenteye devrin yapıldığı tarihin hemen ertesinde feshedilmesi dikkate alındığında davalı ile ihbar olunan acente arasındaki ilişkinin hukuki niteliğinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı araştırılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğu- İhbar olunanın gerekçeli karar başlığında davalı olarak gösterilmesinin isabetsiz olduğu- Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağı-
Davalı işveren tarafından yapılan yazılı fesih bildiriminde davacının "yaşlı olması", "emeklilik" veya "rekabet gücünü artırmak için gençleştirme" ya da " yabancı dil bilme/seviyesi" vs seçim kriterleri belirtilmediği gibi alınan işletmesel kararda da bu yönde değerlendirme yapılmadığı, işverenin, yazılı fesih bildiriminde belirttiği gerekçeler ile bağlı olup sonradan bu gerekçeleri değiştiremeyeceği - Davalı işveren tarafından işletmesel nedeni ispata yarar yeterli delil sunulmadığı gibi davacının yabancı dil seviyesi ve yaşlı/emekli olması kriterlerinin objektif olarak uygulandığına dair dosyaya delil de ibraz edemediğinden işletmesel karara dayalı iş sözleşmesinin feshinin son çare olarak uygulandığı ispat edilemediğine göre davacının işe iadesine karar verilmesi gerekirken davanın reddedilmesinin isabetsiz olduğu-
Hükümde esas alınan davacı tanığının beyanı ile tutumu arasındaki çelişki nedeniyle bu beyana itibar edilemeyeceği; ayrıca aynı işyerinde, hatta aynı araçta birlikte çalışan iki işçi arasında farklı mesai hesabı da çalışma barışına aykırı olacağından, davacının haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arasında çalışarak haftalık 6 saat fazla mesai yaptığının kabulü ile hesaplama yapılması gerektiği-
Davalı tanığı genel müdürün beyanları doğrultusunda işyeri belgeleri üzerinde araştırma yapılarak beyanların doğruluğunun denetlenmesi, işyerinde küçülmeye gidilip gidilmediğinin tespit edilmesi, küçülmeye gidildiğinin tespiti halinde davacının neden çıkarılacak işçi olarak tercih edildiğinin ortaya konulması ve aynı dönemde başkaca işçilerin de iş akitlerinin feshedilip edilmediği hususları netleştirilerek talep konusu alacaklar hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
, manevi tazminat, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin farkı ile ücret farkı alacaklarının ödetilmesi davası-
Ücret farkı, yıpranma primi farkı, ilave tediye ile aksi ikramiye farkları alacaklarının ödetilmesine-
Ücret farkı, ilave tediye, akdi ikramiye ile yıpranma prim farklarının alacaklarının ödetilmesine-
İşverence yapılan feshin ardından henüz ihbar tazminatı ödenmediği sırada işçinin emeklilik için başvurusunun işçinin emeklilik sebebiyle feshi anlamına gelmeyeceği- Yaş koşulu hariç emeklilik şartını tamamlayan işçinin işyerinden ayrılarak kıdem tazminatına hak kazanacağı- Kıdem ve ihbar tazminatında ve tazminatında ve tazminat niteliğindeki diğer işçilik alacaklarında zamanaşımı süresinin on yıl olduğu- İzin ücretinde zamanaşımı süresinin iş akdinin feshi tarihinden itibaren başladığı- Faiz alacağının asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olduğu- Çalışma Müdürlüğünce alacağın inkar edilmesinin zamanaşımını keseceği- Zamanaşımı def'inden önceden feragat yapılamayacağı- Zamanaşımının en geç cevap dilekçesi ile ileri sürülmesi gerektiği- Islah dilekçesinin tebliğinden itibaren en geç iki hafta içinde ıslaha karşı zamanaşımının ileri sürülebileceği- Cevap dilekçesinin ıslahı yoluyla davanın ilerideki aşamalarında zamanaşımı def'inin ileri sürülebileceği-
Davalı üniversite ile taşeron arasındaki ihale sözleşmesi ve şartnamesi getirtilerek işçi alımının hangi iş için yapıldığı, davacının alınan işte çalıştırılıp çalıştırılmadığı belirlenerek, davacı alındığı işte çalıştırılmışsa davanın reddi gerektiği, başka bir işte çalıştırılmışsa kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Bakanlık raporundaki muvazaa tespitinin geçersizliğine-