HMK. mad. 316/1-c uyarınca, ihtiyati haciz istemleri incelenmesi basit yargılama usulüne tabi olduğundan, basit yargılama usulünün sadece ve münhasıran sulh hukuk mahkemesinde değil asliye hukuk ve asliye ticaret mahkemelerinin görev alanına giren pek çok dava ve iş bakımından da uygulanan bir yargılama usulü niteliğinde olduğu-İhtiyati haciz istemi, gerek istemde bulunanın ve gerekse de aleyhine istemde bulunulanın mal varlığı haklarına ilişkin bir “iş” niteliğinde olup aksine bir düzenleme söz konusu olmadığı için bu işler bakımından asıl görevli mahkeme asliye hukuk ve/veya işin mahiyetine göre asliye ticaret mahkemesi olduğu-
Kambiyo senedine dayalı ihtiyati haciz talebine ilişkin kararı temyizen inceleme görevinin Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğu-
İhtiyati haciz istemi, mahiyeti gereği, gerek istemde bulunanın ve gerekse de aleyhine istemde bulunulanın mal varlığı haklarına ilişkin bir "iş" niteliğinde olup aksine bir düzenleme söz konusu olmadığı için bu işler bakımından asal görevli mahkeme asliye hukuk ve/veya işin mahiyetine göre asliye ticaret mahkemesi olması gerekeceği-
Ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan ihtiyati haciz talebine ilişkin kararını temyizen inceleme görevinin Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait olduğu-
Temyizi kabil ve açık olan bir karara itiraz edilmesi üzerine, kararı veren mahkemenin bu itirazı esastan inceleyip reddetmesi usulen mümkün olmadığından, mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı itiraz edilmesi üzerine verdiği 'itirazın reddine' dair kararın mahkemenin yetki ve görevi dışında tesis ettiği bir karar niteliğinde olduğu ve bu kararın bozularak kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin reddine dair karara karşı vaki itirazın 'temyiz' niteliğinde kabul edilerek incelenmesine karar verilmesi gerektiği; boşanma davası içinde boşanmanın fer'i niteliğinde olan tazminat taleplerinin henüz karara bağlanmadığı, İİK.'na göre vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı, belli şartların varlığı halinde ihtiyati haciz istenebileceği (İİK. mad. 257), ihtiyati haciz talep eden, hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan sorumlu ve teminat vermeye de mecbur olduğu (İc.İf.K.m.259), alacak bir ilama müstenit ise teminat aranmayacağı, o halde, ihtiyati haciz talebinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı değerlendirilmeden ve teminat istenmesi de mümkün iken, talebin reddedilmesinin isabetsiz olduğu-
Tüketici kredisinden kaynaklanan alacakla ilgili ihtiyati haciz talebine ilişkin kararı temyizen inceleme görevinin Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait olduğu-
Apartman yöneticiliği tarafından kat malikine karşı açılan ihtiyati haciz istemine yönelik davanın sulh hukuk mahkemelerinde çözümleneceği-
İhtiyati haciz kararı için görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu-
Alacaklının, yetki itirazı ile karşılaşılmadığı sürece istenilen yer mahkemesinden ihtiyati haciz kararı talep edebileceği, kanundan kaynaklanan hakkını kullanılmasının, hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilemeyeceği-