Kanunda boşluk bulunmadıkça, hakimin MK. 1 uyarınca kanun koyucu gibi hareket edemeyeceği-Cismani zarara uğranması halinde, kimlerin manevi tazminat isteyebileceği BK. 47’de (şimdi; TBK. mad. 56) açıkça öngörüldüğünden, hakimin kanun koyucu gibi hareket ederek, bu maddede belirtilmeyen bir kişiye –yaralanan kimsenin yakınlarına da– manevi tazminat isteme hakkı tanıyamayacağı - (Not: Yeni TBK. mad. 56'ya göre; hakimin sadece ölüm halinde değil; ağır bedensel zararlarda da zarar görenin yakınlarına, manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebileceği kabul edilmiştir.)
Vesayet altındaki kişinin evlatlığa alınmasının sulh hukuk mahkemesinin (vesayet makamının) izni ve asliye hukuk mahkemesinin (de-netim makamının) müsadesi ile gerçekleşebileceği–
Vekaletnameye dayalı temsil yetkisinin (vekalet görevinin) vekil tarafından, vekalet verenin zararına, kendisinin veya işbirliği yaptığı başka birisinin yararına kullanılması halinde, yapılan işlemin (satış, kira vb.) vekil edeni bağlamayacağı çünkü vekilin (ve onunla işbirliği halinde olan üçüncü kişinin) «objektif iyiniyet kuralları»na (MK. 2) aykırı hareket etmiş sayılacağı –Vekalet verene ait çekişmeli taşınmazı değerinden çok düşük bir bedelle satın alan kişinin iyiniyetli sayılamayacağı– Vekaletin kötüye kullanması nedeniyle açılan iptal ve tescil davalarının zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere bağlı olmadığı– Vekaletnameye dayalı temsil yetkisinin (vekalet görevinin) vekil tarafından, vekalet verenin zararına, kendisinin veya işbirliği yaptığı başka birisinin yararına kullanılması halinde, yapılan işlemin (satış, kira vb.) vekil edeni bağlamayacağı çünkü vekilin (ve onunla işbirliği halinde olan üçüncü kişinin) «objektif iyiniyet kuralları»na aykırı hareket etmiş sayılacağı-
Kanunun yorumunda sözünü esas tutmak ve sözünden çıkan anlamın, kanunun tümünden çıkan anlam ile çelişme halinde bulunmadığı takdirde, bu anlamı esas almak, bir çelişme bulunması halinde tümünden çıkan anlama uygun şekilde yorum yapmanın Medeni Kanunun 1. maddesi gereği olduğu -
Babanın, evlilik dışı doğan çocuğunun kendi nüfusunu tescilini isteme hakkı” konusunda, MK. 295’deki boşluğun, MK. 1 aracılığı ile babaya dava hakkının tanınarak doldurulması gerekeceği-
Hakimin, hükümlerinde ilmi içtihatlardan da yararlanacağı -
6570 sayılı Kanunun yalnız 2 ve 3 üncü maddeleri iptal edilmiş olup diğer maddelerin hükümleri olduğu gibi yürürlükte bulunduğu, iptal edilmeyip yürürlükte kalan maddeleri uygularken, sınır aramak gerekeceği, ancak yürürlükteki maddelerin dayandığı 2 ve 3 üncü maddeler iptal edilmiş olduğundan bu konuda bir boşluk bulunduğu, gerçekte bu boşluğu kanun koyucunun doldurması gerektiği, kanun koyucu henüz bunu yapmadığına göre, sınırlama için kanuni bir hüküm bulamayan hakimin, Medeni Kanunun 1 inci maddesi uyarınca bu boşluğu dolduracağı ve kendisi kanun koyucu olsaydı bu olay için nasıl bir kural koyacak idiyse, o kuralı bulacağı ve ona göre hüküm vereceğine dair İçtihadı Birleştirme Kararı-
Taşınmazın paydaşlar arasında paylaşılmasında uyuşulmaz ve ha-kimin takdiri ile uyuşmazlığın çözümü (MK. 628) gündeme gelirse, bu konudaki boşluğun “mirasın paylaştırılmasına” ilişkin hükmün kıyasen uygulanması suretiyle doldurulması gerekeceği -
Kanunun yorumunda, sözcüklerin esas tutulacağı ve sözcüklerden çıkan anlamın, kanun hükümlerinin tümünden çıkan anlamla çatışmaması halinde, bu anlamın esas alınacağı, böyle bir çatışma bulunması halinde ise, kanunun tümünden çıkan anlamın (kanunun ruhunun) esas tutulması gerekeceği -
Medeni Kanunun 1 inci maddesi hükmünce kanunun yorumlanmasında ve uygulanmasında hakimin gözönünde tutacağı kaynaklardan bulunan İsviçre ilmi içtihatları incelendiğinde, 482 nci maddenin uygulanmasında; vasiyetçinin serbest seçiminin esas olduğu, okuyup yazabilen vasiyetçinin, herhangi bir sebep bildirmeksizin, bu şekillerden birine göre işlem yaptırabileceğini kesin olarak kabul ettiklerinin görülmekte olduğuna dair İçtihadı Birleştirme Kararı-