Sanığın bilinen adresinden farklı bir adres olan mernis adresine doğrudan 7201 s. K. mad. 21/2 gereğince yapılan tebligat geçerli sayılamayacağından, sanık tarafından verilen itiraz dilekçenin süresinde verildiğinin kabul edilmesi gerektiği-
Taahhütnamede faiz belirtilmiş ise de bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdü ihlal suçunun oluşmadığı-
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan yapılan yargılama sonucunda verilen karara yönelik itirazın kabulü halinde itirazın konusu hakkında da bir karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun bilinen en son adresine çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade gelmesinden sonra, Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebligat yapılması gerekirken, ödeme emrinin usulüne uygun bir şekilde tebliğinin yapılmaması halinde icra takibinin kesinleşmeyeceği- Ödeme taahhüdünde tebligat gideri, tahsil harcı ve peşin harcın ayrı ayrı rakamsal olarak gösterilmemesi halinde taahhüdü ihlâl suçunun oluşmayacağı-
Ödeme şartını ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 01/11/2018 tarihli taahhütnamede taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz miktarı hesaplanarak ayrı bir kalem halinde gösterilmediği, bu konuda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi sebebiyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 06/12/2018 tarihli taahhütnamede takip sonrası faiz olarak 526,03 Türk lirası belirtilmiş ise de; bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi alacaklı vekilinin son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
12. HD. 19.11.2019 T. E: 12795, K: 16667-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için alacaklının veya vekilinin muvafakatinin olması gerektiği, 1. İcra Ceza Mahkesinin yargılamasına konu 3. İcra Dairesinin 2017/5550 sayılı icra takibindeki 09/10/2017 tarihli taahhütte alacaklı vekili olarak Avukat A.'nın bulunduğu, icra takip dosyasında alacaklı vekili olarak vekâletname ile takip başlatan vekilin ise Avukat M. C. olduğu, haciz ve diğer icra işlemleri için yetki belgesinin de bulunmadığı, alacaklının veya vekilinin taahhüde muvafakatinin bulunmadığından taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
12. HD. 19.11.2019 T. E: 12456, K: 16688-
12. HD. 19.11.2019 T. E: 12453, K: 16689-