Yapılan icra takibi sırasında, 29/01/2018 tarihli haciz sırasında sanığın, borcun 13.443,20 Türk liralık kısmı için ödeme taahhüdünde bulunduğu, oysa dosya borcunun toplam 21.246,08 Türk lirası olarak hesaplandığı, söz konusu taahhüdün kısmî taahhüt olduğu, alacaklı vekilinin ise borca itirazı kabul etmemek üzere taahhüdü kabul ettiğini beyan ettiği nazara alındığında, taahhüt edilen alacak miktarı hususunda taraf iradelerinin birleşmediği, icap ve kabulden oluşan ödeme anlaşmasının gerçekleşmediği, bu sebeple taahhüdün geçersiz olduğu ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı-
Dosyanın infazen işlemden kaldırılması durumunda İİK. mad. 354 gereğince davanın düşmesi kararı verilmesi gerektiği-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, somut olayda, 30/06/2017 tarihinde icra dairesinde alınan taahhütnamede sair hususlar usulüne uygun olarak yer almış ise de, icra takibine ilişkin başvuru harcı ile tahsilat harcının anılan taahhütnamede hiç gösterilmediği, bu nedenle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, ... İcra Dairesinin 2015/505 esas sayılı dosyasından düzenlenen 15/05/2015 tarihli ödeme emrinde asıl alacağın 23.000,00 Türk lirası (çek bedeli), toplam alacağın ise işlemiş faiz, çek tazminatı ve komisyon bedeli ile birlikte 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmesine karşın, 09/06/2015 tarihli taahhütnamede alacak miktarının 31.042,48 Türk lirası ve asıl alacak miktarı 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmek suretiyle çelişki oluşturulduğu, ayrıca anılan taahhütnamede faiz miktarı 1.610,00 Türk lirası olarak belirtilmiş ve son ödeme tarihine kadar faiz dahil toplam alacak 34.986,91 Türk olarak gösterilmiş ise de; anılan faizin hangi dönemleri kapsadığının net olarak belirtilmediği, bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
Kanun yararına bozma istemine konu olan, sanık Ö.L.A hakkında verilen Sivas 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.08.2018 tarihli ve 2018/250 değişik iş sayılı kararı yerine talep ile ilgisi olmayan sanık Y.K hakkında verilen Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 31.10.2018 tarihli ve 2018/161 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulduğu anlaşılmış, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin anılan kararına karşı itiraz edilmesi zorunluluğu doğduğu-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği- Somut olayda taahhüt tutanağında asıl alacağın işlemiş faiz ile birlikte hesaplanarak, işlemiş ve son ödeme tarihine kadar işleyecek faizlerin hesaplandığı, bu faizlerin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı, daha sonra masraflarla birlikte toplam alacağın yerine daha önce tahsil edilen miktarın asıl alacaktan düşülerek bulunduğu, ancak aynı gün haricen tahsil edilen miktarın alacaktan düşülmediği ve bu nedenlerle taahhüdün geçerli olmadığı sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
Nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç, alacak miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından her yıl belirlenen aylık en yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takiplerde bu Kanunda öngörülen disiplin ve tazyik hapsi uygulanmayacağı- Takibe konu asıl alacak miktarının, 2016 yılı itibariyle Asgari Ücret Tespit Komisyonunca belirlenen asgari ücret miktarının aşağısında olduğu gözetilmeden karar verilmesinin, bozma nedeni olduğu-
Taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği- Somut olayda taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz miktarı hesaplanarak ayrı bir kalem halinde gösterilmediği, bu konuda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi sebebiyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığından, sanığın üzerine atılı bulunan borçlunun ödeme şartını ihlal suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanığın ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine karar verilmesi gerektiği -
İtiraz yerinde görülürse mercinin, aynı zamanda itiraz konusu hakkında da karar vermesi gerektiği (CMK. mad. 271/2)-