Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğu-
Dava dilekçesinde dayanılmayan "çocuklara uygunsuz yayın izletme" vakıasının karşı tarafa kusur olarak yüklenilemeyeceği- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat az olduğundan, TMK.'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK. mad. 50 ve 52 dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerektiği-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, işgücü kaybı tazminatı istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tazminatı istemi-
Haksız el koymadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada; davacının müterafik (bölüşük) kusuru bulunduğu açık olup hükmedilecek tazminat miktarından BK. 42, 43 ve 44 (TBK.52) maddeleri gereğince uygun miktarda indirim yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı istemi-
İİK mad. 259/1. uyarınca ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olacağı- İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklının kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlü olduğu- Manevi tazminat yönünden TBK mad. 58'deki koşulların oluşması gerektiği- Davacıların bölüşük kusurlu olmasından dolayı TBK mad. 52 uyarınca hüküm altına alınan maddi tazminat tutarından uygun bir miktar indirim yapılması gerektiği-
Davalı alacaklı şirketin isteği ile haciz yapılmış ise de davacıların işyerinde borçluya ait evrakların bulunmasının açıklanamamış olması nedeniyle sonradan açılan istihkak davasının kazanılmış olmasına karşın haczin yapılması sırasında davacıların da kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, istihkak davasında da davalı alacaklı şirket aleyhinde inkar tazminatına hükmedilmemiş olduğu, haczin kasten zarar verme amacıyla yapılmamış olması nedeni ile davacıların manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerektirdiği-
Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olacağından davacı idare ile dava dışı kişilerin zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde bölüşük kusuru bulunup bulunmadığı ve davalının kusur oranının ne olduğu tespit edilip karar verilmesi gerekeceği-