TMK. 174/1 ve 2 gereğince takdir edilen tazminatlar, boşanma hükmünün kesinleşmesi ile muaccel hale geleceğinden, faize de boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekeceği- Dava dilekçesinde zina nedeniyle boşanmaya karar verildiği taktirde, TMK. mad. 236/2 gereğince edinilmiş mallara katılım payının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmişse de, bu isteğin ancak mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davada taraflarca ileri sürülebileceği-
Dava konusu evin 31.12.1997 tarihinde edinildiği, davanın, mal ayrılığı döneminde edinilen maldan kaynaklanan katkı payı alacağı olup, 743 sayılı TKM'nin 5. maddesi yoluyla Borçlar Kanunun 818 sayılı Kanunun 125 (TBK.m.146) maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, bu nedenle zamanaşımı süresinin başlangıcının boşanma kararının kesinleştiği tarih olarak kabul edilmesinin gerektiği, bu bakımdan davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı-
Davacının 2004 yılından sonra boşanma dava tarihine kadar yapmış olduğu tadilat ve değişik iyileştirmelerin (bunların yapıldığı tarihteki miktarı bulunacak) edinilmiş maldan davalının kişisel malına yapılan katkı olduğu dikkate alınarak, TMK 230 ve 231 ve 236/ 1 maddesine göre değer artış payı olarak tespit edilen miktarın yarısı davacının değer artış payı alacağı olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-
Taşınmazların 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce edinilmiş ise katkı payı alacağına konu olabileceği, bu tarihten sonra edinilmiş iseler, bu durumda, edinilmiş mallara katılma rejiminin söz konusu olabileceği-
Mahkemece TMK 230. maddesi gereğince öncelikle, taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değeri belirlenerek, belirlenen bu değerden, davalının kişisel malı ile ödenen peşinat miktarı ve mal rejiminin sona erdiği tarihte Kiptaş'a olan borç miktarı düşülerek kalan miktarın artık değer olarak kabulü ile TMK 236. maddesine göre belirlenen artık değerin yarısının davacının katılma alacağı olduğu dikkate alınarak karar verilmesinin gerekeceği-
Evlilik içinde 01.01.2002 tarihi sonrası eşlerden biri adına edinilen mal varlığı üzerinde diğer eşin yasadan kaynaklanan artık değerin yarısı oranında katılma alacağı isteme imkanı bulunduğu-
Katılma alacağı; varsa eklenecek değerlerden (TMK.nun 229 m.) ve denkleştirmeden (TMK.nun m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK.nun m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK.nun m. 231) yarısı üzerindeki (TMK.nun m.236/1) diğer eşin alacak hakkı olup, bu hakkın elde edilebilmesi için, söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına katkıda bulunulmasına gerek olmadığı-
İstenen faiz alacağı edinilmiş mal niteliğinde bulunduğundan TMK. nun 239/son fıkrası uyarınca tasfiyenin sona erdiği karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekeceği-
Boşanma dava tarihine kadar ödenen taksitler edinilmiş mal niteliğinde olup; bu durum karşısında ödenen taksitlerin toplam taksit miktarına oranının edinilmiş mallara katılma rejimi için gözetilmesi gereken artık değer olarak kabul edilmesinin gerekeceği; kalan taksitlerin taksit toplamına oranı ise davalının kişisel malı ile ödenmesi gereken borç olduğunun kabulü ile belirtilen oranlara göre hesabın yapılması gerekeceği-