Alacaklı tarafından HUMK.nun 193. maddesinde öngörülen l0 günlük yasal süre içerisinde dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi talep edilmediğinden, kamu düzenine ilişkin olan bu hususun mahkemece re'sen nazara alınarak takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Akdi ilişki borçlu tarafından kabul edildiğine göre, BK.nun 73.maddesinin olaya uygulanması gerekeceğinden alacaklının kendi ikametgahının bulunduğu icra dairesinde takip başlatabileceği-
Alacaklının, takip talebinde dayanmadığı sözleşme içinde yer alan yetki sözleşmesine dayalı olarak itirazın kaldırılması isteminde bulunması mümkün olmadığı gibi, borçlunun sözleşmeyi kabul etmesi de söz konusu olmayıp; ispat yükü alacaklıda olup, yetki itirazını İİK'nun 68. maddesinde yazılı belgelerle ispatlayamaması nedeniyle, yetki itirazının kaldırılması talebinin reddi gerekeceği-
İtirazın iptali davası için İ.İ.K'nunda özel bir yetki kuralının öngörülmediği, bu nedenle yetkili mahkemenin somut olayda HUMK'nun 17. maddesine göre belirleneceği, dolayısıyla mahkemenin, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde bakılacağı yolundaki gerekçesinin isabetli olmadığı, icra takibini yürüten icra müdürlüğünün yetkisine borçlu tarafından itirazda bulunulması halinde mahkemece önce bu itiraz incelenip karar verilmesi, icra müdürlüğü ve mahkeme yetkili görüldüğü takdirde uyuşmazlığın esası incelenmesi gerekeceği, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için ön koşulun, icra takibinin yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış olması ya da icra takibi başlatılan icra müdürlüğünün yetkisinin itirazsız kesinleşmiş olması olduğu, mahkemece, icra takibinin başlatıldığı icra müdürlüğünün kooperatifin merkezi itibariyle yetkili olmadığından icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece; 20.11.2002 gün ve 2002/19-900 Esas, 2002/994 Karar sayılı Hukuk Genel Kurulu Kararı uyarınca öncelikle İcra Müdürlüğü'nün yetkisine yönelik itirazın incelenerek, İİK'nın 50. maddesi kapsamında bir değerlendirme yapılmak suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Davanın, ödenmeyen kira parası nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, sözleşme ile başka bir yer mahkemesi yetkili kılınmış olsa dahi, icra takibinin ve davanın sözleşmenin ifa yeri (kiralananın bulunduğu yer) olan İcra Daireleri ve mahkemelerinde açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı gibi, kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olması nedeniyle alacaklının ikametgah mahkemesinin ve icra dairelerinin de yetkili olacağı, bu hususun gözetilmesinin gerektiği-
Ödenmeyen kira parası nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemi-
Kambiyo senedine bağlı alacakların, genel haciz yolu ile de takip edilebileceği- HUMK. mad. 22 gereğince, kamu düzeni ile ilgili bulunmayan hallerde tarafların, yetkili mahkemeyi (icra dairesini) sözleşmeyle belirleyebileceği-
İtirazın kaldırılması ve tahliye-
Dava, bir miktar para alacağına ilişkin olup, İİK’nun 50. maddesi uyarınca para veya teminat borcu için takip hususunda HUMK’nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunacağı-BK.’nun 73/1 ve HUMK’nun 10. maddesi uyarınca somut olay bakımından davacı alacaklının yerleşim yeri icra daireleri de yetkili olduğu, bu itibarla davalı tarafın icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının reddi gerekeceği-