6100 Sayılı HMK. nun yürürlüğe girmesinden önce yapılan takiplerde ve açılan davalarda aynı Kanunun 17. maddesinin uygulama yeri yoktur-
Borçlu şirket hakkında çeke dayalı olarak başlattığı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde mahkemece, borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazının kabulüne karar vermiş; ancak mahkemelerin yetkisizliğine ilişkin karar verilmediği için HMK. 20’nin somut olayda uygulama yeri olmadığı-
HMK.’nun 17. maddesinde bahsedilen “tacir” sözcüğü ile kastedilenin “işin ticari nitelikte olma”yıp, “tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olması” olduğu; sözleşme konusunun “ticari iş” olmasının, gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermediği-
Borcun genel kredi sözleşmesinden doğduğu, genel kredi sözleşmesinin 48. maddesinde yetkiye ilişkin hüküm bulunduğu, yapılan yetki sözleşmesinin o tarihte yürürlükte olan HUMK'nun 22. maddesindeki koşulları taşıdığından HUMK'nun 22. maddesi gereğince alacaklının, yetki sözleşmesi ile belirlenen Antalya İcra Dairesinde icra takibi başlatmasında yasaya aykırılık bulunmadığı-
Tacirler veya kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılacağı, bonoda tarafların tacir olduğuna dair bir ibare ve taraflarca böyle bir iddia olmadığına göre, takip dayanağı bonodaki yetki şartının geçerli olmadığı-
Her davanın açıldığı tarihteki koşullara ve hukuki duruma göre hükme bağlanacağı, 6100 s. HMK.nun yürürlüğe girmesinden önce açılan takip ve davalarda aynı Kanunun 17. maddesinin uygulanamayacağı- (Not: Yüksek mahkeme, daha sonra bu görüşünde dönerek, HMK. mad. 17'nin derhal yürürlüğe gireceğini belirtmeye başlamıştır...)
İtiraz eden borçlunun adresinin Muş olup, takip konusu çekinde keşide yeri ve muhatap bankanın da aynı yer olduğu anlaşıldığından bu durumda yetkiye itirazın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
HUMK.nun 193.maddesi re'sen nazara alınarak, 10 günlük yasal süresi içerisinde dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi talep edilmediğinden takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-